/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 51.
    +4
    Barmenin önüne geldik. Barmen bir kızdı. Güzeldi de ha. Fiziği fena değil. 20-25 yaşlarında vardır. Yaşına göre olgun bir vücuda sahip.

    Süleyman-“Gamze. Berke’yi kovdum haberin olsun. Ahan da yerine artık bu çalışacak.”

    Gamze-“iyi yaptın abi. Çok önceden yapmalıydın ama sahibi değiliz ki dinleyesin.”

    Süleyman-“Haklısın. Neyse işte bu çocuk sende. “ Haklısın mı? HAKLISIN MI? Lan ben desem “Lan 40 yılda bir gibin kalktı diye üzerine mi oturacaz pekekent. Bozuk saat bile günde 2 kere doğruyu gösteriyor sen daha bir kere gösterebildin.” der kayardı.

    Gamze-“ismin nedir?”

    b-“Bir Bine ismim.”

    Gamze-“Aaaa. Çırağın olacak çocuk bu mu?”

    Süleyman-“Ne çırağı. Daha kafası yok ki bunun çırağım nasıl olacak? Kafasını sen getir çıraklığını düşünürüz. Neyse işte eti kemiği her şeyi senin. Eğit adam et.” dedi ve yukarı kattaki odasına yöneldi. Yok daha kafası yok ki yok ne çırağı. Dingil dingil konuşuyor. Barmenlik falan mı yapacam yoksa?

    Gamze-“Al şunları arka odada giyin. Süleyman abi durmadan senden bahseder. Ama bugün biraz kötü gibi. Bir sorunu mu var?”

    b-“Yok yav ne kötüsü turp gibi. Birkaç tane sorunu var onu da benden duymaman daha iyi. Sonra bana kızar niye millete her şeyimi anlatıyon diye.”

    Gamze-“Dünkü yemekte mi bir şey oldu ki?” Dünkü yemeği en son ben öğrendim herhalde.

    b-“Evet. Ama detaylara giremem. Üstümü giyinip geliyorum. Ben burada ne yapacağım?”

    Gamze-“Garsonluk yapacaksın bir nevi. içki isteyecekler senden sen de zütüreceksin.” Lan o kadar hevesle garsonluk için mi koştum mk. Lan bir kere de kaypaklığını bir kenara bırak da adam ol be. Neyse el mahkum giyindik kıyafeti. Zaten daha sabah pek müşteri de yok. Gamze ile oturduk sohbet ediyoruz.

    Gamze-“Akşama doğru doluşmaya başlarlar buraya. Sen Süleyman abi ile beraber yaşıyon dimi?”

    b-“Evet. Daha çok ev işlerini hallediyorum. Çamaşırlarını bulaşıklarını yıkar, yemek hazırlar, arada sarhoş olur meyhanelerden toparlarım.”

    Gamze-“Vay be. Yemek neler yapabiliyorsun?”

    b-“Ne isterse yapıyorum işte. Malzemesi varsa evde. Alışveriş için para bırakır ben de alışverişi yapar akşama ne isterse onu yaparım. Ama pek sık akşam yemeği yemez. Genelde dışarıda olur.”

    Gamze-“Son zamanlarda işler yoğun. Kafamızı kaldıracak vaktimiz olmuyor. Özellikle bu yemek dolayısıyla gelen Kadir Bey’den dolayı. Biliyorlar ya Süleyman abi oğlu yalakaları hep dolduruyor burayı. Şahsen işime gelir. Ek mesai yapıyorum ücretim artıyor.”

    b-“Peki durmadan mesaiye kalmana bir şey diyen yok mu?”

    Gamze-“Kim bana ne diyecek? Annem tımarhanede. Babam ise annemin hamile olduğunu öğrendiğinde bırakıp gitti. Ben tek başıma yaşıyorum.” Lan. Niye bu kadarını anlattı ki? Üzüldüm lan.

    b-“Üzüldüm. Bu kadarını söylemene gerek yoktu. Sadece tek yaşıyorum desen yeterdi.” Gamze omuzuma vurdu.

    Gamze-“Ben kendiminkini anlattım. Şimdi sıra sende. Anlat bakalım. Süleyman abinin dediğine göre sen de pek güzel bir çocukluk geçirmemişsin.”

    b-“Valla seninki kadar kötü değil ama annem ve babam trafik kazasında vefat ettiler. Sonra anneannem ve dedemde kaldım onlar da 2 gün arayla vefat edince dayım beni sahiplendi. O da birilerine borçlanmış ödeyemeyince intihar etti. Zaten diğer akrabalarım da lanetli bu çocuk eve almam gibisinden şeyler söyleyince ben de son çare olarak yatılı kalacağım bir iş aramaya başladım. işte daha sonra kayp… Süleyman abi beni işe aldı. Benim de hayat hikayem bu. “Anlattığım sadece bu kadar. O kadar kötü şeyler yaşadım ki hepsini hafızam kaldırmadı zorla unuttum. Şu an ise ciddi ciddi hiçbir şey hatırlamıyorum. Sadece sözcükler. Annemin babamın yüzünü bile hatırlamıyorum.

    Gamze-“Seninki de fena değilmiş. Neyse bak gelmeye başladılar. Sen de işine dön.” dedi ve anlattığı gibi dolaşmaya başladım.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster