/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +2 -1
    ( https://www.youtube.com/watch?v=pMQC0oRFcsY )
    Tam yüzüne geliyordu ki gelmesin diye önüne geçtim ve o smacı kafama yedim. Açıkçası değdi çünkü arkamda Ebru\'nun olduğunu sonradan fark ettim. Dana gibi bir şey ani bir şekilde hareket edince ürkmüştü zavallım. O kadar tatlıydı ki bakışları, kokusu burnumun direklerinde geziniyordu ... Nefret ediyordum bundan. Bu yaptığı beni taciz etmek değil de neydi ? Ondan, güzelim saçlarından, kokusundan, her şeyinden vazgeçip onu tek kalemde gib... öhöm öhöm silmişken neden sürekli karşımda beliriyordu ?
    Gözlerimin içine bakıyordu ürktüğü için. O sırada yanında ise Ömer vardı ... Lan güzel vakti bölmek için tam sırasında geldin di mi gibik ? Okulda başka kız mı yoktu ? Gibtir git kumda oyna ya.
    B: iyi misin ?
    Ebru: I-ıh, hayır iyiyim. (Gözlerimin içine bakakalmıştı)
    Açıkçası o sırada Ebru\'nun dona kalmasına şaşırmadım. Eli mermer kadar sert olan bir voleybolcu dan maç topu ile smaç yemek üzereydi. Kafam Ebruya doğru değil de topa dönük olsa kıkırdak zedelenmesi geçirebilirdim.
    B: Harun yavaş hayvan herif insanlar da geçiyor buradan.
    H: Tamam lan tatava yapma devam et, düzgün oynayacağım söz.
    insanlarla anlaşma şeklime haryandım. Özellikle kendime hayrandım ben ya. Kimseyi giblemiyor, istemediği sürece dert edinmiyor, kendi ve hayatı ile barışık, aktif bir hayatı var daha ne olsun hayran kalmamak için ?
    Teneffüs bitiminde Özgeyle birlikte sınıfa doğru gidiyordum. Nedense Ebru\'nun bir anlık bana baktığını fark ettim. Sonra döndüm ve dedim ki gad diğmmm. Baktığımı fark etmiş olmalıydı ki hızlıca Ömer\'e kafasını çevirmişti. Huur evladındaki şansa bakar mısın ya ... Ben gözlerini görmek için beyin sarsıntısı geçirebileceğim bir topa kafa atayım, sen sadece pişt de. Allah hayatı adil yaratmamış beyler, demek ki yaratan komünist değil.
    Kaçamak şeyler yapmak birilerinden gizli olduğu sürece hoşuma gider aslında ama bu şekilde değil. Ne bileyim karından gizli ayda 2 defa karıya gitmek, ya da 3 ayda 1 kere kuaför değiştirmek. Ama bu ne dıbına koyayım ergen aşkı gibi. Ayrıca aşk dediğimiz şey üremektir ya. Madem aşıksın ya da ben öyleyim gel üreyelim, ne uzatıyon.
    Merdivenleri çıktıktan sonra sınıfa doğru yürüyordum ki ;
    Özge: Eirene, benimle birlikte sınıfa gelsene. Sana bir hediyem var.
    Diyerek beni sınıfa doğru elimden tutarak çekiştirdi. Sınıfa girdik ama boştu, bir tek Özge\'nin çantası sırasında duruyordu.
    Özge: Kapıyı kapatsana.
    B: Ne için ?
    Özge: Kapa ve gözlerini kapa ya hadi. Onu sırf senin için aldım.
    B: O ne ?
    Özge: Soru sormak yerine dediklerimi yapacak mısın, polis mi çağırayım ?
    Hediyeyi merak etmiştim açıkçası ve dediğini yaptım. Kapıyı kapadım, gözlerimi kapadım ve Özge\'ye döndüm. Birden sıcak bir şeyin bana doğru yaklaştığını hissettim. O sıcaklık beni okşuyordu. Hafif bir sıcaklıktı. Sanki vücut ısısı gibi. Daha sonradan anladım ki bir nefesmiş. Özge\'nin nefesi. Dudağıma vuran sıcaklık artık dudağımla birleşmişti. O sıcaklık hava değil tendi artık. Hafif bır ıslaklık hissettim. Şok olmuştum. O kadar şaşırmıştım ki ne karşılık verebildim ne de tepki gösterebildim. Dudağı dudağımda dili ise dilimdeydi. Parmak ucuna çıkmış bir şekilde öpüyordu beni. Elleri boynumda sarılıydı. O kadar sıkı sarılıyordu ki neredeyse boynumu kıracaktı.
    Özge: Nasıl, tadını beğendin mi ? Senin için aldım, çilek aromasını çok seviyorsun. Aynı şekilde dolgun dudaklar da her erkeğin hoşuna gider. Hem parlatıyor da.
    B:(Daha yeni gözlerimi açabilmiştim) Bunu neden yaptın ?
    Özge: Beğenmedin mi ?
    B: Bu soruya cevap vermeyeceğim, sadece merak ediyorum. Neden yaptın ?
    Özge: Canım istedi bende yaptım. Daha da fazla yapmak isterdim ama yeri burası değil ihihihi.
    B: Pekâla.
    Açıkçası çok şaşırmıştım ve şaşırdığı zaman mala bağlayan biriydim. Hoşuma gitmedi diyemem. Ama bunda farklı bir şey daha vardı. Beni öperken yanlışlıkla elim göğsüne çarpmıştı. Ellememiştim ama değdiği için nasıl şiştiğini anlayabildim. Kafa atsam beynim 2 lobdan 4 loba çıkardı herhalde.
    B: Başka hediyen yoksa ben sınıfa gidiyorum. (Garip bir surat ifadesi ve garip bir ses tonu ile)
    Özge: Bu günlük bu kadar hediye yeter sana (Bin sırıtışı)
    Ders fizikti. En sevdiğim ders. Ama Özge\'den dolayı kafamı veremedim. En iyisi uyumak olurdu herhalde diye düşündüm.
    5. teneffüste Ceren yanıma geldi.
    C: Okul çıkışı Cengiz ile Berkay kavga edecekmiş.
    B: Yani ?
    C: BU NASIL UMURSAMAZLIK YA !
    B: Sesini alçalt ya da daha iyisi defol git. (Uykulu bir tavır ile)
    C: Gidiyorum ama şunu bil, Cengiz senin kardeşin gib...
    B: Artık kardeşim değilsin dedi ama hiçbiriniz bilmiyorsunuz. Siz de haklısınız, basın açıklaması vermeliydik. Bak Ceren beni süper kahraman falan mı zannediyorsun ? Millet kavga ediyorsa etsin banan ne ? Bana dokunmayan yılan bin yaşasın, gerisi pekte umurumda değil.
    C: Erkek milleti değil mi hepiniz aynısınız (kezban tripleri ve tavırları)
    Burada kafamı kurcalayan bir kaç şey vardı.
    1- Cengiz kavga ederse Dünyalılar ile Marslılar birbirine girmiş gibi olur, çok fazla arkası var. Olan o çocuğa olur.
    2- Ben süper kahraman falan mıyım dıbına soktuklarım ?
    3- Bu kavga bana nasıl Ceren yolu ile bildirildi ? Hadi kimse bilmiyor bu gibik nereden öğrendi ?
    4- Gitmeli miyim ?
    5- Özge ne yapıyor ?
    6- Sıranın kenarına ne olmuş amk ?
    Sıra geldi okul çıkışına. Berkay denen çocuğu tanıyor muyum diye soracaksınız. Hayır, çünkü boş gezenin boş kalfası. Kız için anne babasını satabilecek potansiyele sahip, birazcık arkası olan, cesaret ile aptallığı birbirine karıştıran, güçsüz çomarın tekidir. Fakat oraya teke tek diye çağırıp 15 kişi ile gelir. Ve Cengiz ile aramda ne kadar tatsızlık olsa bile onun bilmem kaç katı kadar samimiyet var. Bu samimiyet iki zütü taklı kezban yüzünden bozulmaz diye düşünüyorum. Ama Cengiz bu, bozabilir de. Velhasıl kendi iç muhasebemi bitirir bitirmez çantamı topladım. Hava kapalıydı, çektim kapşonumu, ellerim cebimde taktım kulaklığımı. Kavga mekanına doğru yola koyuldum. Kahramanlık yapmak haddime değil ama yapacağım şey kahramanlıkta değildi. Ya kavgayı hiç başlatmayacaktım, ya da Cengizi aradan çekip olduğunca az darbe alarak herkesi etkisiz hale getirecektim. Başım yanar mı bilmem ama taekwondo lisansım yanar ise ilk Cengiz\'i sonra Berkay\'ı dayak manyağı yaparım.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster