Açık bir şekilde kadınlar veya genç kızları kendilerine bağlayan CiNler genellikle onlarla evlenmekte ve cinsi münasebette bulunmaktadırlar... Bu münasebetler sırasında kadın, CiNni bir cisim şeklinde görmekte ve onunla aynen bir insan olan erkekle münasebette bulunuyormuş gibi temasta bulunmaktadır... Ancak CiN`in maddesi olmaması nedeniyle burada akla su sual gelmektedir:
-Acaba tam bir madde hâline geçemeyen CiN, nasıl olup da bu temas sırasında insan CiNsine ait bir kadını tatmin edebilmektedir?.. Bu gibi durumlarda CiN, o kadının beynindeki ciks merkezini uyararak onun tatmin olmasına sebep olmaktadır ki; beynin bir merkezine elektrosok verilerek kişiye istenilenin nasıl yaptırılabileceğini fizyoloji sahasındaki bilim adamları çok iyi bilmektedir...
Keza bu tip ilişkiler sadece insan CiNsinden kadın ve CiN sınıfından bir erkek arasında olmayıp; CiN sınıfından kadın ve insan CiNsinden erkek arasında da meydana gelmekte; hattâ CiNlerin homociksüel ilişkiler içine dahi girdikleri dile getirilmektedir ... Bütün bu tip ilişkilerde ortak olarak tesbit edilen husus, CiNlerden birisinin sadece kendi tarafından gelen bir arzuyla ve zorla insanı kendine tâbî etmesi şeklinde olmaktadır... Genellikle zorla tâbî duruma düşen insan bundan şikayetçidir. Meydana gelen olaylar, insanın istemediği şekilde olmaktadır...
Nitekim bu çeşit vakalarda özellikle insan CiNsinden kadın ile CiN sınıfından erkek arasında olan ilişkilerde kadın dış dünyasından iyice sıyrılmakta, çok defa bir odaya kapanmak istemektedir...
Eğer kendisiyle ilişki kuran CiN dini deyimle "suflî" cinstense yani ataist - (dinsiz) ise, o kadını yıkanmaktan men etmektedir...
Buna karşılık bazı olaylarda ise tam aksi görülmekte ve bu defa da kadında devamlı olarak yıkanma isteği görülmektedir... Hatta bazı olaylarda öyle orjinal durumlar meydana gelmektedir ki; kadın CiNLE olan ilişki ertesinde, kendi başına bırakıldığında geçirdiği hoş olmayan durum sonunda bir şok geçirerek, saatlerce banyoda kalıp yıkanmaktadır...
Tip, bugün bu durumları tesbit edemediği için pozitif ilim olarak, hastayı elektro - şokla tedavi yapmaya çalışmaktadır ki, bu da netice alınmasını sağlamamaktadır bu tip olaylarda... Çünkü, elektro - şok sonunda, kişinin beyin hücrelerinde kaba bir deyimle bir sarsıntı ve düzensizlik meydana gelmekte ve bu durum yani yatışma hâli o kişideki iyileşmeden dolayı olmayıp; sadece, geçirdiği şok`un meydana getirdiği sarsıntıdan ileri gelmektedir...
Genellikle "nefesi kuvvetli kişiler" tarafından bu tip olayların düzeltilmesine de rastlanmaktadır ki, ileride "okumanın CiNLER üzerindeki etkisi" adlı bölümde bu durumun bilimsel açıklamasını yapmaya çalışacağız... CiNLERiN açıktan bildirerek veya göstererek insanlarla ilişki kurmaları iki yoldan olmaktadır demiştik...
Eğer CiN yukarıda açıkladığımız şekilde bir ilişki kurmak isterse, bu islâm dini dışındaki yollar görüntüsü altında incelenmektedir... Ki bunlar genel olarak "suflî yol" adıyla anılmaktadırlar...
Bu açıkladığımız tür ilişkiler dışında insanları zorla sefil bir hayat ve kir - pas içinde yaşattıkları, günümüzde birçok olaylarda tesbit edilebilmektedir...
"CiNlerin" insanları kolaylıkla kandırıp hükmedebilmeleri için öncelikle tercih ettikleri yol; onların islam kaynaklarından gelen bilgilerle bağlantılarını kopartmak ve bu yolda telkinlerde bulunmak çizgisindedir... Çünkü kendileri hakkında en geniş bilgi islam kaynaklarında vardir... Onların bu bilgilerden yoksun kalmalarıyla birlikte, çok kolaylıkla kandırılabilmeleri elbetteki kendileri için son derece önemli avantaj olmaktadır.
insan bilmediği tehlikeye karşı elbette ki tedbir de alamaz!.. CiNLER de işte bu yüzden insanların kendilerini bilmelerini istemezler... Ki böylece kendilerine karşı önlem alnmasın!... "iNSAN-I KÂMiL" kitabı yazarı büyük evliyaullah`tan Abdülkerim Ceyli, adı geçen kıtabında "yedi kat yer ehli" bölümünde, dünya atmosferi içerisinde yaşayan "CiN"lerin yedi sınıf oluşundan söz ederken en zayıf takımının ikinci kat arzda yaşayanlar olduğunu anlatarak, bunların, insanlara, tefekkür mekanizmalarını bloke ederek etki ettiklerini söyler...
"ifrit" adını taşıyan en şerlilerinin beşinci kat arzda (yeryüzü semâsı birden yediye kadar yükselir) yaşamakta olduklarından söz eden Ceyli, altıncı ve yedinci katta yaşayanlara ise hiç bir insanın söz geçiremediğini anlatır. içinde yaşadığımız islâm toplumunda en şerli faaliyetleri elbetteki bize göre sureti Hak
tan görünerek insanları saptırmalarıdır cinlerin sûreti Hak
tan görünerek insanları islâmdan uzaklaştırmaları bir kaç seviyeden olmaktadır...
Fal ve büyüyü "hocalık" kisvesi altında yapmak en alt seviyedir... Evlilik ve ya başka bir nedenle "CiN"le ilişki kuran kişi, bağlantılı olduğu varlığı kullanarak, geçmişe dair haberler vermekte ve geleceğe yönelik, ihtimaller hesabına dayalı bir şekilde güya olacaği söylemektedirler...
Oysa geleceğe dönük söylentilerin çok büyük bir kısmı doğru çıkmayacaktır... islâm'a göre fal baktırmanın, büyü yaptırmann yeri de dinde yoktur. Bu önemli bir suçtur. Büyük vebaldir!.. Büyük günahlardandır!..
a- VAHDET...
b- KADER...