Dayının hurda arabasını aldık ve yola koyulduk .
Yolda giderken Ayaz la Dolunay bir sağa bir sola sallanıyordu . Kafaları çok güzeldi .
Dolunay'ın yersiz gülüşleri ve kahkahalarlı...
Şap diye bir ses geldi .
Eylül bir tane sağlam vurmuş Dolunaya .
Arabayı yavaşça durdurdum herkes Eylülle Dolunaya bakıyor .
Dolunay tekrar gülmeye başladı .
Yola devam ettim bende öyle olunca .
Arkada Ayaz Dolunay Eylül .
Ön tarafta benle Çağla vardı .

Yolun az kaldığını hissederek devam ediyordum .
O sıra Dolunay
D:Arabayı durduurr .
B:Ne oldu ?
D:Dur .

Arabayı durdurdum .Aşağıya iner inmez kusmaya başladı .
Nasıl bir sigara sardın be dayım kız kendinden geçiyordu .
Suratina su çarptırarak kendine getirdik .
Yola devam ettik . Ayaz yerinden kımıldamıyordu.
Kirlenmiş ti sanırım .
2 saat sonra petrolü gördük . Arabayı durdurduk .
Normalde boş kaba benzin yokmak yasak .
Adama 15-20 dakika dil döktüm , yalvar yakar aldık .
Dönüşte Çağlayla muhabbet ederek hızlı geçti .
Ayazla Dolunay uyuyorlar .
Eylül yolları izliyordu .
Arabaya gelmistik .
Benzini koyduk , çıkardık arabayı , dayıya arabanın anahtarını vermeye gidiyordum.
Kapıyı çaldım çaldım açan olmadı .
ittirdim açıldı .
B:Dayı , dayı içer demisin?
Ses seda yoktu .içeri girip anahtarı bıraktım . Kimse yoktu .
Bir saksıyı alıp çıktım . Keşke almasaydım.

Tekrar yola koyulduk . Bu sefer direksiyonun başına ben geçtim .
Ayaz tarif ediyor ben yavaş ve dikkatlice sürüyordum.