+27
-1
direk dansı yapmaya başlamam beklediğimden erken olmuştu. çünkü oda arkadaşım işi bırakıp bodruma gitmişti. orada daha az çalışıp tatil yapacakmış. kendine mekanda ayarlamış. gideceği gün odada bavulunu toplarken muhabbet ediyorduk. farkında olmadan bağlanmışım adama. 1 ayı geçkin süredir oda arkadaşıydık. her gün mutlaka 1 saat muhabbet ediyorduk. beraber spor yapıyorduk. sürekli ondan tavsiye alıyordum. arada gerçekleri yüzüme çarpması dışında hiç bir yanlışı yoktu. o muhabbet arasında da yine bazı şeyleri bana hatırlattı.
senin annen-baban hayatta, abilerin var. iyi bir üniversitede okuyorsun. ingilizcen çok iyi. spor yapıyorsun. yakışıklısın. eğer amacın tek gecelik ilişkiler yaşamaksa bunun için burada çalışmana gerek yok. müşteri olarak gelsen de istediğini gibebilirsin. ailen olduğu için her gün şükretmelisin. sen farkında değilsin ama senin telefonun her çaldığında ben bir tuhaf oluyorum. seni arayan olması beni kıskandırıyor. gineliyi bile dünyanın öbür ucundan arayan var ama beni yok. benim hayatım mum gibi kaderim yana yana bitmek. ama sen buna mahkum değilsin. neden buradasın anlamıyorum?
söyledikleri karşısında ne diyeceğimi bilemedim. harbiden de neden buradayım? onu suçlayacak bir kaç saçma laf geveledim. sende mecbur değilsin. kendine bir aile kurabilirsin. sende yakışıklısın. git düzgün bir iş bul... söylediklerime güldü. lise terk, başında büyüğü olmayan, 11 yıldır bu batağın içine batmış biriyle kim aile kurar. aile kuracağım kadının yüzüne bakıp yalan mı atayım yoksa tüm gerçekleri anlatayım mı? gece klübünde dansçı olduğumu, para için 60 yaşında karıları gibtiğimi, erkek gibtiğimi mi anlatayım? sana mantıklı geliyor mu? işte sen benim durumuma düşmeden git buradan. okuluna devam et. normal öğrenci hayatı yaşa.
dedikleri karşısında bir şey diyemedim. bavulu topladıktan sonra vedalaştık ve gitti. o gece bende ilk kez direklerde olacaktım. diğer arkadaşlardan aldığım tavsiyelere göre fazla zor değilmiş. zaten asıl atraksiyonları kadınlar yapıyormuş. erkekler şarkıya göre ayak uyduruyormuş. zorlandığımda diğerlerine bakmalıymışım.
aynı gün bana epilasyon yapmam gerektiğini söylediler. en fazla etek tıraşı yaptığım için ne yapacağımı bilmiyordum. ukraynalıya gittim. sende zaten fazla kıl yok. bacaklardaki kılları kısaltırız, göğüs kısmını da alırız dedi. makine çıkardı bir tane kısalığın ne kadar olacağını gösterdi. o anlarda önünde çırılçıplaktım daha önce birbirimizi onlarca kez çıplak görmemize rağmen benim alet fazla dayanamadı. görünce sadece güldü...
ilk gün dedikleri gibi de oldu. herkesten yüksekte olmak çok enteresandı. müşterilerle göz göze gelmek istemiyordum. tuhaf hissettiriyordu. ilk bir saatten sonra bacaklarımda sızı hissetmeye başladım. ilerleyen saatlerde sanki belime yük binmişti. kollarım ağrıyordu. etrafta saatte olmadığı için çıldırmak üzereyim. en az bir saat geçmiştir diyorum. sonra çalan şarkıları düşünüyorum. 5 şarkı çaldı aq. her biri 4 dakika olsa 20 dakika.
o gün fazla bir aksilik çıkmadan günü tamamladım. sahnede 3 saat kalmıştım. odaya gidince üstümdeki terleten donu çıkarıp çırılçıplak yere uzandım. o kadar derin nefes alıyordum ki. vücudumun yükselip alçalışını hissediyordum. çok susamıştım ama su içmeye üşeniyordum. diğer arkadaşlar bir yandan giyinip bir yandan gülüyordu. sadece gineliyle ukraynalı başımdaydı. su falan verdiler. elbiselerimi verdiler. zar zor giyindim ama oturduğum yerde kalakalıyorum. o sırada bodyguadlardan biri geldi o haftanın paralarını dağıtmaya başladı. bana 100 tl fazla verdi. meğerse direğe geçince 100 tl artmış. moralim biraz arttı ama hala ortada insanlarla dans etmeyi tercih ederim. orada en azından istediğim zaman dinleniyordum.
gineli bana istersen bu gece eve gitmeyelim. güzel bir fikrim var sana da iyi gelir dedi. bende yok uyuyacağım desem de çok ısrar etti. bende ukraynalıyı ikna ettim. daha güneş aydınlanmamışken boş sokaklarda 15 dakika yürüdük. sahile geldik. kimse yoktu. soyunduk kumlara uzandık. hava gece olmasına rağmen çok sıcaktı ama esiyordu. vücudum sanki kaynıyordu. gineliyle, ukraynalı denize girdi. ben biraz daha uzandım çünkü çok iyi gelmişti.bir süre uzandıktan sonra alanyaya geldiğim günden beri sadece 1 defa denize girdiğim aklıma geldi. o da otelde çalışırken aldığım izin günüydü. yerimden kalktım denize koşup atladım. soğuk su...
ikisinin yanına yüzdüm. hayatımda ilk defa \'yaşamak ne güzel\' duygusunu bu kadar net hissediyordum. denizde güneş doğmaya başlayana kadar kaldık. ukraynalı omuzuma çıktı. malum organı ensemdeydi. gineli benim omuzuna çıkmak istedi ama gibini ensemde istemiyorum dedim. güldük. eğlendik. bir taksiye binip eve döndük.
ukraynalı o gün benim odamda ki boş yatakta uyudu. ikimizde çıplaktık. inanılmaz derecede arzuluyordum onu. o da farkındaydı. uyandığımızda saat tam hatırlamıyorum ama öğleden sonraydı. deliler gibi seviştik. hatta hayatımda ilk defa deliler gibi seviştim yani deliler gibi sevişmek deyimi o anlar için söylenmiş olsa gerek. ilk defa bir kadının vücuduna tamamen hakim olmak istedim. amacım sadece bir deliğe girmek ve boşalmak değildi. farklı hissediyordum. sanki ne kadar dokunsam az geliyordu, ekgibti. her yerine dokunmak, yalamak, saatlerce öpüşmek istiyordum. o da çok istekliydi. yoğun bir ciks hayatım olmasına rağmen böylesini yaşamamıştım. öyle bir sakso çekti ki adeta çarşaf zütüme kaçtı. öyle bir öptü ki gözlerim karardı. bitirdikten sonra, ona hayatımdaki en güzel ciks deneyimim olduğunu söyledim. yine suratında tebessüm oluştu. normalde fazla gülen biri değildi. ciks yapmaya başlamadan önce sevişmeye başlamıştık zaten kıllarını almaya geldiğinden beri dedi.
saatlerdir aç olduğumuzu fark ettik. aşağı indik. diğer arkadaşlar manalı şakalar yaptılar. bitti mi işiniz? çok uzattınız... dediler. gülüp geçtik. bir şeyler atıştırdık.
Tümünü Göster