farkli bir şekilde devam ediyorum.

12.11.2010
cuma

okul bitiyor. erenle bir kaç el pes attıktan sonra bizim eve geçiyoruz. merve babasından güç bela izin aldı. yıllardır görüştüğü çocukluk arkadaşında kalma bahanesi ile.
Asya da izin aldı herşey süper. biz de erenle kamp malzemelerini hazırlıyoruz çadır uyku tulumu mat ocak vs vs. biz bu kamp işini profesyonel anlamda yaptığımız için bütün ekipmanlarımız tam. kampçılık mı peeh diyip basite almayın bu gün tam techizatlı bir kamp malzemesi toplasanız en az 3 bin tl. çantaları hazırlayıp uyuyoruz.

13.11.2010
cumartesi

saat 07:45 alarm çalıyor küfür ederek uyanıyoruz. ilk iş kızlara mesaj atmak -bir aksilik yok geliyorsunuz değil mi ? - sorun yok evden çıkmak üzereyiz diyor ikiside.
yola çıkıyoruz. erenin abisi bizi araba ile bırakıyor. Adrasan koyundayız. ortam süper tam istediğimiz gibi civarda bir kaç çadır daha var ama uzaktalar. kimselerin bizi rahatsız etmeyeceğinden emin oluyoruz.
çadırı kurup kamp moduna geçmeye başlıyoruz. bu arada benden hoşlandığı haberini benim öğrendiğimin farkına varan asya daha bir yakın davranmaya ilgimi çekmeye çalışıyor. ben diyorum su doldurmaya gidiyorum asya diyor dur ben de sana yardım edeyim.
5lt lik bir şişeyi doldurucam nesine yardım edicen sidikli ben getiricem işte. amaç başka yalnız kalıp kafasındaki tilkilerin planlarını uygulayacak.
çeşmeye doğru gidiyoruz muhabbet başlıyor:
- ııı kanca daha önce kaç sevgilin oldu ?
-(durup düşünür gibi yapıyorum. oysa ki cevap hazır)
- oooo baya olmuş galiba ıhıhıh diyor
- yok bir an hatırlayamadım 3 tane olmuştu diyorum.
-hmmmmmm
-peki senin kaç tane oldu ?
-benim 2 tane olmuştu en son sevgilim bundan 2 yıl önceydi diyor.

muhabbet böyle soru cevap şeklinde deva ediyor ve çeşmeye geldikten sonra bidonu bunun eline veriyorum hadi sen doldur madem yardıma geldin diyorum gülüyorum yaaaaa çok fnasın diyor alıyor eline bidonu eğiliyor çeşmeye ve tişörtündeki çataldan malzemeleri kontrol ediyorum.
emiklemek için yeterince olgun mu diye biraz inceledikten sonra dolgun ve emiklenebilir olduğuna kanaat getiriyorum.
kısa sohbetler ve gülüşmeler eşliğinde kamp alanına dönüyoruz. saat 12 olmak üzere yani yemek zamanı geliyor. bir şeyler hazırlıyoruz derken saat 2 yi buluyor. yemekleri yedikten sonra yürüyüşe çıkmak için hazırlanıp yanımıza birer tane bira alıyoruz. bu arada yüklü bir şekilde alkol rezervi ile geliyoruz kampa.