aleyküm selam
1. ve 5. soru için kaynağı atabilirsen iyi olur
ayrıca şu soruyu tekrarlayayım, bu soruda asıl değinmek istediğim nokta şu; bazı insanlar direk sınavdan muaf oluyor.
üniversite dönem sonu finalini düşün hoca sınıfa giriyor, 15 kişinin ismini okuyor ve "bunlar sınavı geçti, çıkabilirler, kalanlar çözecek" diyor. bu kalan öğrencilere haksızlık değil midir? onlar demezler mi "biz niye muaf değiliz" diye?
2- zariyat 47'nin eski çevirilerinde "genişlik sahibiyiz" daha baskın iken, yeni çevirilerde daha çok "genişletmekteyiz" baskın. hadi ikincisini doğru kabul edelim, bu rasgele yazılmış, doğruluğu ya da yanlışlığı o zaman zaten belli olmayan bir önerme olabilir. yer ve gök bitişikti biz ayırdık, gök 7 katlı, meni bel kemiğinden gelir vs. gibi onlarca örnek var buna benzeyen. bu onlarca örneğin bir kısmının ilk anldıbına göre doğru çıkmamış olmasına (örneğin gökte 7 katlı bir şey bulamadık, sperm kemikten-kaburgadan vs. gelmiyor) vardır bir hikmeti henüz çıkmamıştır diyip, herhangi biri bilimle bağdaştığında buna mucize demek ne kadar doğru? genişlemekte yerine daralmakta yazsaydı bu sefer vardır bir hikmeti, bir mecazi anlamı diyip geçecektik yine.
incilde nerede bahsediyor hz. muhafazid'den biliyor musun? ben incili incelemedim pek.
semavi dinlere benzemesi, islamın onların modifiye edilmiş hali olma ihtimalini çürütmüyor.
3. soruda ise kimseye zararı olmayan hatta yararı olan bir gayrimüslim ebedi cehennemde yanarken, her türlü pisliği yapan, dünyada sayısız fitne çıkartanların cezalarının geçici olması bana göre çok tuhaf bir şey.
ayrıca şöyle bir durum da var. din değiştirme oranı çok çok düşük dünyada. çünkü nasıl doğduysa öyle gidiyorlar %97-98'i. kuranı bile okumayan türk insanı incili, tevratı, budizmi, hinduizmi hiç araştırmamıştır. yani bu adam başka hangi dinde doğsa onun yobazı olacaktı. islam coğrafyasında doğanlar doğuştan torpilli değiller mi?
iyi akşamlar