-
1.
+4Her ne kadar sürekli dinamik bir hayat yaşasam da bi durgunluk vardı üstümde. Unutmak zor olacaktı onu. Belki de unutamayacaktım. O sahile gittim. Eski hayatımın en güzel köşesi. Avucuma alabildiğince çakıl taşı aldım. Sırayla tek tek denizin üzerinden sektirirken elimdeki taşlar bitti. Yenileri almak üzere hamlede bulunurken birden o bembeyaz elin bana uzandığını fark ettim. içi çakıl taşları doluydu. Yüzüne baktığımda... Nasıl tarif eder ki insan. Sanki böyle kalbinden sıcak bi kan damlasının damarlardan dışarı aktığını hissediyorsun. Bu oydu. Azra.. Pırıl pırıl gözlerle bana bakıyordu. Tam 5 sene evvel. Aynı sahilde ona tıpkı böyle ışıl ışıl gözlerle avucuna doldurmuştum çakıl taşlarını, merhaba ben over diyerek.
Eskiye böyle dalmışken onun "merhaba ben azra" demesi, şimdiye döndürdü beni. Ben de over.. Acı bi tebessüm.. Verdiği taşları teker teker sektirirken o bana benim sözlerimle cümleler kurdu. O söylerken ben de onunla aynı anda tekrar ediyordum. Sonra bana 5 sene evvelki verdiği cevapları veriyordum. ilk tanışmamızdı bu.
başlık yok! burası bom boş!