ben gidiyorum

ama gitmeden son bir kere
am k emek verip roman yazıyorum okuyun diye atıyorum adam altına okumadım yazıyo sözlük bitmiş pü pü pü neyse ;

sabahtan beri atıyorum hala okumuyonuz olum efsane bir roman yazıyorum bakın amk

tek sıkıntı ne kadar ortdıbını sevmesemde wattpadde yayınlamam. wattpad hikayesi diye önyargılı davranmayın giriş bölümünü okuyun en azından. varsa aksiyon macera seven panpalarım buyursunlar okusunlar

https://www.wattpad.com/m...%C4%B1kta-ya%C5%9Fayanlar

Bir adam düşünün. Öyle bir adam düşününki zekasıyla nice krallıkları çökertip, nice krallıkları yücelten, yumruklarıyla kendinden kat kat büyük rakiplerini deviren ve kılıcıyla gerektiğinde adaleti verip, haksızlığı ikiye bölen bir adam. Yada durun, ben o adamı size anlatayım.

Daha okların atıldığı, kılıçların savrulduğu, fakir ailelerden geldiği veya yurtları işgal edildiği için kadınların fahişe veya hizmetçi olarak köle tutulduğu, erkeklerin ise ağır işler için kullanılıp, kocaman arenalarda diğer cani halk topluluklarının eğlenmesi için birbiriyle kılıç dövüşlerine tutuşturulduğu zamanlarda, dünyaya bir çocuk geldi. ismi Andrew'di. Garcia krallığının unutulmuş bir köyünde, fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmişti. Gözlerinin mavisi ve saçlarının sarısı adeta geleceğini aydınlatırcasına parlaktı. Ama her insanın zamanla başına gelebilecek şeyler, Andrew'in çocuk yaşta başına gelmiş ve geleceğindeki o aydınlığı söndürmüştü. işin aslına bakarsak o aydınlık, kesesinin dolması için her türlü pisliği yapan, halkının dini duygularını sömürüp, güzel sözlerle kandıran demagog bir kral tarafından sömürülmüştü. Genel olarak bakılırsa Andrew kinci bir insan değildi, fakat bir insanın her şeyini alırsanız eğer, o insanda sizin her şeyinizi alana kadar savaşırdı ve intikam duygusu köylü, kral ayrımı yapmaksızın yanıp tutuşurdu. Bu bitmek bilmeyen olaylar silsilesi, Andrew henüz 14 yaşındayken başlamıştı ve hayatının sonuna kadar sürecekti.