1. 11651.
    +2 -4
    Beyler şimdi bu enerji gitmesi/kendini o kadar da iyi hissedememe/gelişimin durduğunu düşünme uzun hazırlık (kendimizi yetiştirme) dönemlerinde başımıza gelebilecek bir durum tükenmişlik de diyebiliriz. Önce şunu söyleyim gelişimin böyle lineer biçimde sürekli olarak o farkındalık seviyenizin sıçrama yaptığı kadar olacağını düşünmüyorum. (Biraz daha oyunlarda tuşa basılı tutarsınız da charge(yükleme) olur sonra bırakırsınız adam ebesininkine kadar gider ya o biçim. Sen o tuşa basmayı bırakırsan hiç gidemezsin/gidebileceğinden az gidersin, tuşa basılı tutarken daha bırakmadan da bu adam hiç ilerlemiyor ama diyemezsin. O küçük küçük fark ettiğin olaylar, yaptığın seçimler, kendini ne olursa olsun disiplin içinde tutman vs birikiyor ve sonunda bum. Altın vurush.) Yani arada bu şekilde hissetmek insan olmanın gereğidir. Kim olduğuna da bağlı tabi. Yani senin bu konuda tükenmişlik yaşayabilmen için tükenmek gerek fjfjfjgfjg öyle zütünü yayıyosan enerji gitti değişim bitti diye ağlamamak gerek. Şahsen ben de uzun süredir burada olduğumu düşünmesem de böyle bir bitkinliği, boşlukta kalmayı hissettim bir süre önce. Kendimi tekrar buldum ama gerçekten garip bir süreçti. içinizden bir şey yapmak gelmiyor ama boş işlerle uğraşınca da kendinizi suçlu hissediyosunuz. Tam araftasınız çok taktan bir durum. Şunu farkettim arada kafa dağıtmak, böyle abartmadan stres atmak için kendime küçük sürprizler yapmıyodum/çok az yapıyodum. Bu uzun hazırlıklarda kendini canlı tutmak için çok önemli, herkesin eğlenceye ihtiyacı var.

    Bunun dışında bu durumun insanı test etme biçimi var. Yani iyi hissederken yardırırsın tabi hormonlar felan rüzgarı arkana almışsın. Biraz kötü hisle karşılaştığında ne yapacaksın ? Eski boş yaşdıbına mı döneceksin, sabır mı edeceksin ? Sonuçta daha böyle durumlarda kendini salan biri ciddi bir durumla (can, mal tehlikesi) karşılaştığında ne yapar bellidir zaten. Her seçim bir vazgeçiştir. Bizi güçlendiren, aklımızı kullanarak yaptığımız seçimler doğrultusunda yaşadığımız amaç uğrunda zorluklara katlanıp çabalamaktır. Dünyada asil bir ittifakın içine, diğer dünyada cennete girmeye değer olup olmadığımızı kanıtlayacak ölçütler bunlar.

    Bir de şöyle bi durum var. Bütün bunları ne için yapıyorsun? Gerçekten anladığın bir amaç için mi, birilerinden onay görmek için mi, özendiğin için mi? Ayağı takılıp düşen insanın kalkmak için sağlam sebepleri varsa kendini toparlar ve yürümeye devam eder. Eğer niye ayağa kalkması gerektiğinin cevabını kendi içinde veremiyorsa içinden kalkmak da gelmez. Bu kendini toparlayıp ayağa kalkmanın da bir taktiği yoktur tabi ben kendimle ilgili bir sorun yazdım sadece. Yoksa herkesin kendi çabası böyle net bi taktik verilemez öğüt verilir teşvik edilir.
    Neyse beyler uzun süredir yazmayınca böyle de yannan gibi düzeni olan bir yazı ortaya çıkıyor kusuruma bakmazsınız artık.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      "Bir de şöyle bi durum var. Bütün bunları ne için yapıyorsun? Gerçekten anladığın bir amaç için mi, birilerinden onay görmek için mi, özendiğin için mi?"

      şahsım adına konuşayım mesela bak. ben ikincisi için yapıyormuşum, haberim yokmuş. hani bir aralar bahsettiğim "uyandığımızı sandığımız uyku" mevzusunu birebir yaşamışım da haberim yokmuş eheh. fark etmesi uzun sürüyor. bayağı vakit kaybettim toparlamam gerek. ama olsun herhalde bu da bir gelişmedir, o yoldan devam etseydim iyice taka batacaktım herhalde eheh.
      öyle belirteyim dedim.
      ···
   tümünü göster