+1
Ben istedim! Hep‚ istemekle çalışır yaşam ve ben de onların (ki kan bağım var onlardan biriyle aramda) eğlence yaşamlarını paylaşmak istedim. Bir tek sefer. Bir kereden bir sey olmaz, denemek lazım hayatta her şeyi diyerek. Ne kadar basit değil mi? Bir küçük hap! Beyaz. Üzerinde süpermen amblemi var. Ne komik! Ne yapabilir ki bana….? Bir dergi de okumuştum, şimdilerde çok popüler olan dergilerden birinin ya ilk ya da ikinci sayısıydı. Şöyle diyordu kullananlardan biri: „Masada duran kültablasını bile sevebiliyorsun, acayip bir şey, bir duygu!…“. Sormuştum: öyle mi olacak? diye; „evet“ dediler, „öyle bir şey“. Gülmüşlerdi sonra, „keşke biz de ilk kez yapıyor olsaydık senin gibi… ilkin tadını alamazsın diğerlerinde“. Hoşuma gitmişti ilk oluşu, bana özenilişi ve cesaretim artmıştı. Onlar defalarca kullanmıştı, benimle de kullanacaklardı ve hala neşeyle hayattaydılar. Ne hoş. Sonunda ölüm yoktu. Bir deneyim sadece…
Gece klubüne (ki şehirdeki en revaçta mekanlardan biriydi) gitmeden az önce bir şişe suyu paylaşarak içtik haplarımızı hepimiz aynı anda. Daha şimdiden bir kasılma hissediyordum karnımda, heyecandan. Acaba neler olacaktı? Gece yarısı olmadan gittik kulübe. Erken bir saat, normalde gece yarısından sonra kalabalık olmaya başlar öyle yerler. Müzik de artar gelenlerle birlikte ve seni sarar kalabalığın içinde, dans edersin kendini ritme kaptırarak. Ilk gidişim değildi bu ama ilk kez racona uyduğumu hissediyordum, ben de sizdenim diyordum içimden, ben de paylaşıyorum sizinle aynı şeyi, hepimiz marjinaliz, öyle değil mi?. Tuhaf bir histi bu, henüz bir şeyler olmamasına rağmen zevkle dans ediyordum içimden geldiğince hala tenhalıkların olduğu pistte.