1. 11526.
    +8
    Selam gençler uzun süreden sonra reddediliş görevini yaptım. Raporu buraya da atıyorum.
    Saha görevi: Reddediliş
    Elindeki notları okuyarak önümden geçti , ben de bankta oturuyordum. Kalktım arkasından yetiştim ve durdurdum.
    B: Merhaba
    K: Merhaba ?
    B: Az önce bankta oturuyordum ve önümden geçtin. Dedim gidip kendimi tanıtmalıyım , X ben. ( Elimi uzattım fakat sıkmadı )
    K: Sınavım var da ona yetişiyorum.
    B: Sıkıntı değil numaranı alayım sonra oturur bir sohbet ederiz. ( bu arada yürüyoruz yan yana)
    K: Nişanlım var benim. ( heralde o an başından savmak için en güçlü bahaneyi uydurmak istedi)
    B: Halbuki çok da gençsin , neyse görüşürüz.
    Diyip ters istikamete yöneldim. ilk 1 puan buradan geldi.
    Bu seferki kızıl bir hatundu , otobüsten inmişti. Karşıdan karşıya geçip konuşmayı başlattım.
    B: Biraz spontane olacak biliyorum , yolun karşısında seni fark ettim. Gelip hoş olduğunu söylemek istedim.
    K: Şaşırmış bir surat ifadesiyle nasıl yani?
    B: Öyle işte gördüm seni ve neden gidip konuşmuyorum dedim , belki bir çay içeriz.
    K: Hastayım halbuki , hiç de öyle göründüğümü düşünmüyorum ( gülerek)
    B: Belki hastalara özel ilgim vardır ( sırıtarak )
    K: Zamanım yok ama şu an.
    B: Tamam numaranı alayım sonra bakarız , benim de şu an işim var.
    K: Numaramı veremem , en yakın arkadaşıma bile vermediğim oluyor. Sosyal medya kullanıyor musun?
    B: Facebook var sadece , fakat seni oradan eklemeyeceğim.
    K: Tabi çok basit olurdu değil mi ?
    B: Evet mailimi al sen en iyisi ( sırıtarak)
    K: Okuyor musun?
    B: Evet burada okuyorum.
    K: inanmıyorum neden böyle bir şey yapasın ki , kimliğin var mı?
    B: Kimliği çıkartıp gösterdim.
    Bundan sonra bölümün ne kaçıncı sınıfsın muhabbetleri döndü.
    K: Edebiyat , yüksek lisans yapıyorum. Senin yaşın kaç ki?
    B: 23
    K: Bak işte ben 26 yaşındayım. Seninle arkadaş olalım biz.
    B: Ne önemi var ki , şu an numaranı vermemek için bahane üretiyorsun.
    K: Olsun kampüste görüşürüz yine denk geliriz illa ki
    B: Hayatta her şeyi şansa mı bırakırsın? işte bu sebeple bana ihtiyacın var.
    K: Doğru söylüyorsun da böyle veremem numaramı gerçekten yeni tanıştığım bir insana.
    Baktım gereksiz vakit kaybı sürüyor. Rest çektim biraz.
    B: Tamam seni zorlamayacağım , en iyisi sen yoluna git ben de yoluma
    K: Tamam görüşürüz yine umarım.
    Üninin girişinde bekleyen bir kız gördüm ve hemen açılışı yaptım.
    B: Merhaba
    K: Merhaba
    B: Biliyorum biraz direkt olacak fakat bir çay içip muhabbet edelim mi? Ben X ( elimi uzattım )
    K: Neden ki? ( elimi sıkmadı)
    B: Seni öyle gördüm ve tatlı olduğuna karar verdim.
    K: (Gülerek) teşekkür ederim , fakat erkek arkadaşımı bekliyorum.
    B: Gerçekten ismi ne?
    Burada tepki süresine bakarak doğru mu yalan mı olduğunu anlamak için bu soruyu sordum. Ve kız tereddütsüz bir isim söyledi.
    K: Y
    B: Peki o zaman ben teşekkür ederim iyi günler sana.
    Yine karşıdan kulaklıklı ve umursamaz tarzda yürüyen bir kız geliyordu. Dedim durdur ne olacak.
    B: Pardon bakar mısın? (elimle kulaklığı çıkar diyerek)
    K: Evet?
    B: Ben XX adlı mekanı arıyorum da biliyor musun?
    K: Evet bak şuradan ( diyip tarif etmeye başladı )
    B: (hemen durdurup) Aslında o mekanı aramıyorum. Senin tatlı olduğunu düşündüm ve öyle bir bahane uydurarak konuşmayı başlattım.
    K: Teşekkür ederim , diyip yürümeye başladı.
    B: Konuşsaydık biraz?
    K: Sağ ol teşekkür ederim.
    Otobüs durağının yakınlarında telefonla oynayan bir kız gördüm , saçları kısaydı fakat ona ayrı bir çekicilik katmıştı. Emin adımlarla ona bakarak yürüdüm , o da baktı ve açılışı yaptım.
    B: Merhaba
    K: (aşırı şaşırmış biçimde) Merhaba?
    B: Biliyorum bu sık olan bir şey değil sana fakat seni uzaktan gördüm ve hoşuma gittin. Ben de gelip bir çay teklif edeyim dedim.
    K: Ama tanışmıyoruz.
    B: Biliyorum zaten onun için geldim , neden olmasın ki?
    K: Aslında hastaneye gidiyorum ben ( cidden hastaydı mk kış mevsimi herkes hasta)
    B: Sorun değil numaranı ver sonra yaparız.
    K: Tamam
    Diyip numarasını aldım.
    Lan dedim bu kadar basit mi bu olaylar , beynim amcıklanma geçiriyor böyle şeyler olunca. Gidiyorsun sadece içinden geçenleri söylüyorsun. Korku morku kalmadı hak getire.
    Önüme gelene direk dalmaya başladım.
    B: Pardon bu spontane olacak biraz ama çok hoş olduğunu düşünüyorum ( derken kız geri çekildi)
    K: Ne münasebet ( yüzünü ekişeterek ayrıldı kezo)
    Sonra değişik tarzda giyinmiş bir kız gördüm , radikal bir stili vardı gidip söylemeye karar verdim.
    B: Merhaba , çok değişik bir tarzın var bunu sana daha önce söylediler mi?
    K: (Kafa sallayarak) Evet , bu iyi anlamda mı?
    B: Bilmiyorum , ben pek anlamam modayla ilgili misin?
    K: Evet , aslında moda okuluna başvurdum bu dönem.
    B: Şaşırmadım. Bak ne diyeceğim , numaranı alayım ve konuşalım seni tanımak isterim.
    K: Şey olmaz aslında benim erkek arkadaşım var.
    B: Anladım , cidden sorun değil görüşürüz.
    Yoluma devam ettim bu seferki kız o kadar alımlı değildi , fakat salla amaç reddedilmek dedim yine de daldım konuşmaya.
    B: Merhaba , bir saniye dursana (elimle dur işareti yapıyorum)
    K: (durdu fakat ne var la mk bakışı attı şöyle bir tane)
    B: Ben X gelip merhaba demek istedim , belki bir çay içeriz?
    K: Ne saçmalıyorsun yha .s ( diyip hızlı bir şekilde yürümeye başladı)
    B: Bu kadar kaba olmana gerek yok dedim arkasından.
    Puanları sayıyordum , bir ara saymayı bıraktım. Şu an aklıma gelmiyor bile çoğu konuşma. Baya yürüdüm. insanların zaten %90'ı konuşmaya müsait değil. Ya telefonla konuşuyor , ya kulaklık var hızlı hızlı yürüyor. Bir yere yetişiyor çoğu , çarkın içinde dönüp duran fareler gibi hep bir koşuşturmaca. Bunları düşünüyorum hep görevi yaparken , bir yandanda lan amcık öyleyse öyle sen gibtir git ödevi yap mk diyorum.
    Sonra bir kız gördüm sarışın , gayet de alımlı.
    B: Merhaba
    K: Merhaba?
    B: Biliyorum bu çok spontane olacak fakat çok alımlı olduğunu gelip sana söylemek istedim.
    K: (utanarak) Teşekkür ederim. Ama sen kimsin?
    B: Ben X , dedim ki git söyle içinden geçenleri ne olacak.
    K: Garip ilk defa böyle bir şey yaşıyorum.
    B: Ben de bunu çok sık yapmam zaten. Bak numaranı alayım birbirimizi daha iyi tanırız.
    K: Olmaz , yeni tanıştığım birine numaramı veremem malesef.
    B: En son ne zaman hiç yapmadığın bir şeyi yaptın? (sırıtarak)
    K: Hatırlamıyorum.
    B: Bak bu gün hatırlayacağın bir gün olabilir, senin elinde. Fakat vermesen de sorun değil, ikimiz de bir şey kaybetmeyiz.
    K: Peki tamam veriyorum.
    B: ismin neydi? ( kaydediyorum)
    Lan mk bu işler bu kadar kolay mıydı diye sövmeye devam ederken , puan hesabını da unutmuş biçimde göreve devam ettim.
    Bankta oturan bir kız gördüm, kitap okuyordu. Gidip yanına oturdum.
    B: Böyle gürültüde felan nasıl kitap okuyorsun?
    K: Bilmem o gürültüyü duymuyorum alıştım artık.
    B: Valla benim dikkatim dağılırdı , tebrik ederim. Nasıl başardın bunu?
    K: Bilmem, umursamıyorum gürültüyü.
    B: Vaktin varsa bir çay içelim , bu konuyu bana anlatırsın.
    K: Yok sağ ol , almayayım.
    B: Bir şey satmıyorum ki ( sırıtarak ) , neyse kendine iyi bak.
    Dedim ve ayrıldım. Bu seferki kız bol makyajlı, topuklu ayakkabılı. ( Böyle olduğunda genelde hiç konuşasım gelmiyor , fakat dedim üzerine git bakalım kevaşenin ne olacak)
    Karşıdan karşıya geçti ve afişleri incelemeye başladı.
    B: Merhaba (kulaklığı vardı duymadı, elimle çıkarmasını işaret ettim)
    K: Pardon?
    B: Sadece gelip senle tanışmak istedim ,( gibi bir söz söylerken kız yüz ekşitip uzaklaşmaya başladı)
    B: Dur , daha ne dediğimi bile dinlemedin ki?
    K: (durdu) Peki dinliyorum.
    B: Tanışacağım sadece ben X.
    K: Tamam ben Serenay.
    B: Serenay vaktin varsa bir çay içelim yakın bir yerlerde.
    K: Olmaz diyip hızlıca yürümeye başladı.
    B: Tamam diyip yoluma devam ettim.
    Civarda bir tane içkili mekan vardı. Pek uğramam fakat önünden geçerken çalışan kız hep dikkatimi çekerdi. Yine oradaydı , bu sefer gidip konuşacağım dedim. içeri girdim , kasanın o taraftaydı.
    B: Merhaba Ben X
    K: Tanışıyor muyuz?
    B: Evet şimdi tanışıyoruz. ( Gülerek) Aslında seni burada çok gördüm fakat cesaretimi toplayıp gelip konuşamadım. işin bittikten sonra belki bir yerlerde oturur konuşuruz?
    K: Muhtemelen olmayacak öyle bir şey ( güldü)
    B: Neden olmasın.
    K: Olmayacak işte.
    B: Neden olmasın , sorun ne ki?
    K: Boşver
    B: Tamam en azından iyi tavrın için sağ ol , gideyim ben.
    Diyip çıktım mekandan. Biraz hızlı yürüyen ama esmer ve nispeten çekici bulduğum bir kız karşıdan bana doğru yürüyordu. Tabii ki durdurup
    B: Merhaba
    K: Merhaba?
    B: Biliyorum biraz garip olacak fakat seni gördüm ve çekici bulduğumu söylemek istedim.
    K: Gerçekten çok acelem var ( onla beraber hızlıca yürüyoruz)
    B: Önemi yok , numaranı alayım sonra konuşuruz.
    K: Olmaz ( masum bir gülümseme ile )
    B: Peki öyleyse
    Sonra ışıkların yakınında yine aşırı makyajlı bir kız geldi. Dedim ne olacak git reddedil en azından.
    B: Merhaba , müsaitsen bir çay içelim seni tanımak isterim.
    K: Tabii ki de hayıııarrrr ( tarzında fok balığı tarzı bir ses çıkardı ve yüzünü ekşiterek ayrıldı)
    Hay dedim bir daha kokoş tiplilere yanaşanı gibsinler. Bendeki ön yargıdan da olabilir fakat çoğu kezban oluyor sanırım bu tiplerin.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Reddedilme görevinin kötü çocuk olarak yapılması gerekmiyor muydu ben mi yanlış hatırlıyorum.
      ···
      1. 1.
        0
        Hayır. Kendi karakterini, gerçek hislerini sosyal sınırları çiğnemeden yansıtarak reddedileceksin.
        ···
   tümünü göster