hacı abi dünyanın dönüş hızı sabittir. yani aynı hızla dönen dünya eğer hızlansaydı veya yavaşlasaydı savrulurduk. şöyle anlatayım;
50 kilometre giden bir ferreride yan koltukta oturup ferrarinin sahibine sakso çekiyorsun diyelim. ama Ferrari hep 50 ile gidiyor. adam zevke gelip gaza yüklendi. öyle bir arabada bir anda gaza yüklenilirse ne olur? koltuğa gömülürsün. sonra saksoyu bıraktın ve adam kendine geldi. duvarı gördü ve çarpmamak için frene bastı. ne oldu peki? o frenle ön camdan çıkıp fukara sümüğü gibi duvara yapıştın. bunu neden yazıyorum? çünkü bizim millette emniyet kemeri alışkanlığı yok.
KAMU SPOTU: emniyet kemerinizi takın. sevdiklerinize güvenle ulaşın...

sözün özü; eğer sabit hız değişirse etkileşim başlar. sabit hız değişmezse eğer eylemsizlik olur ve değişen bi yannan olmaz. o yüzden hız değişimlerine tepki gösteririz. hızlanan arabada koltuğa gömülme, ani yavaşlayan arabada duvara çakılma gibi. gözleri kapalı bir insan saatte 90 ile giden arabada ilerlediklerini pek fark etmez. (tabii ki fark eder ama dalıp giden, hayaller kuran bir insanı ele alalım.) aynı insan araba aniden yavaşlayınca tepki gösterir ve adamı 38 yerinden bıçaklar... mesela yani... ehu ehu ehu...

dediğim gibi araba aniden yavaşlayınca tepki gösterir ve öne doğru arabanın fren gücüne bağlı hafifçe savrulur. böyle düşünün. arabadaki kişi nasıl sabit hızda tepki göstermiyor, değişen hızda tepki gösterip bıçaklama derecesine geliyorsa dünya da aynıdır. dünya bir anda dursa binalar, biz, yapılar yannanı yer gider. aynı şey hızlanması için de geçerlidir.

diğer sorunun cevabı ağırlıkları ne kadar aynı olursa olsun yüzey alanıdır. yüzey ne kadar büyürse o kadar sürtünme artar. ne kadar küçülürse de sürtünme azalır. bunu o kadar bilimsel terimle açıklamayacağım. yoruldum amk. terimle açıklama işini fatih terim yapsın.