-
26.
+5bölüm ıv
jeromekan tekrar ayıldığında gördükleri karşısında bir kez daha şoka uğradı. neyse ki bu sefer iradesi üstün gelmiş ve bilinç açığa çıkmıştı. normal insan odası ebatlarında, duvarları mısır hiyerogliflerini anımsatan ahşap oymalarla süslenmiş temiz bir yerdi. sağında kardeşi jeromeman yatıyordu. kollarında sülük benzeri bir canlı vardı. ilk başta korktu ama kendini iyi hissettiğine göre bu canlı sayesinde olmalıydı. o an neler yaşadığı bir kez daha aklına geldi. ölmediği için mutluydu ama neden yaşadığı konusunda duyduğu belirsizlik onu korkutuyordu. bunları düşünürken odaya diğerlerine göre birkaç cm daha uzun bir omrianlı girdi. bu omrianlı'nın kafasında bir ışık hüzmesi vardı. bu onun diğerlerinden üstün biri olduğu anldıbına geliyordu. jeromekan meraklı gözlerle onu izlemeye koyuldu. omrianlı birdenbire üstüne doğru koştu ve onu öpmeye önünde eğilmeye başladı. bu jeromekan'a dünyada yaptığı ibadetleri anımsattı. bu anımsamayla neden hayatta oldukları konusuda açıklığa kavuştu. özel giysisinde bulunan, evrendeki her canlı türünün lisanını çeviren bir alette vardı. omrian kralı onun önünde kapaklana dursun o omriancayı aramaya koyuldu ve bulması uzun sürmedi.
jk: bizi niye kurtardınız?
kral: siz tanrı tarafından gönderilmiş meleklersiniz.
o an tahminleri konusunda emin olan jeromekan bu kralı etkisi altına almak için onun uydurduğundan daha büyük bir yalan uydurmaya karar verdi
jk: melek mi? hahahahaha biz melek değiliz. biz tanrıyız. sizin yaptığınız ibadetleri işittikte buraya geldik.
kral bu lafları işitince bir anlık afalladı ve sağa sola emirler yağdırarak dışarı çıktı.
başlık yok! burası bom boş!