+7
Dışarıdan rastgele bir bigiblet alıp hızlıca evime doğru pedal çevirdim.
Bu zamanı bekleyen bendim, yüz yılın intikamı ve hesaplaşmasının vakti gelmişti.
Ama bu savaşa zamanla mucizevi varlıkların katılacağını ve manevi boyuta taşınacağı hiç aklıma gelmezdi.
Heyecandan havanın sıcaklığını unutmuş , terlediğimi fark etmemiştim. Binanın önüne gelmiştim. Her sokakta bir telaş vardı insanlar sokağa dökülmüştü. Binaya girip dairemin olduğu kata çıktım. Belki bu kapının ziline son kez basacaktım?
Kapıyı annem açtı, ağlıyordu ve gidiyor musun dedi. Zorundayım, zorundayız anne dedim. Gurur duyarcasına gülümsedi hiç korkmadan gidiyorsan sana hakkım bin kere helal olsun dedi. Annemle sarıldık. Babamla da vedalaştıktan sonra eşyalarımı toplamaya başladım.
Fazla büyük olmayan bir valizim vardı içine bana lazım olabilecek ve manevi değeri çok büyük olan eşyalarımı doldurdum.
Annem ise oralarda acıkırım diye düşünüp bir şeyler yapmıştı. Onuda valizin bir köşesine koydum.
Odamdan çıkmadan yatağıma baktım, ve dokundum. O yumuşak rahat yatağı özleyecektim. Bir zamanlar o yatakta otururken bir fırsat bekliyordum.
O fırsat o zaman gelmişti.
Odamdan çıktım. Evdekilerle yine vedalaştım onlar da eline silah tutamayacaklar yaşlılar, çocuklar, hastalar ve engelliler için sığınaklara gideceklerdi