Hayırdır oğlum gel gir içeri bir kahve yapayım mı sana dedi.
Yok sağol içtim de geldim. hemen söze girdim. Anne sen neden düğünden önce Zehra ile konuştun kıza anlatmışsın saçma sapan.
A:"Ne yapayım oğlum mecbur kaldım özlem canına kıyacaktı."
O:Ya yeter çok beklersin daha canına kıymasını. Senin nerden üstüne vazife oluyor benim hayatıma yön vermek
A:Bağırma karşıma geçip anneyim ben ne yapsaydım. Rezil mi olsaydık herkese.
O:Bu mu? beni perişan etmek için kaçtığın şey bu mu rezaletten mi korktun. iyi bak şimdi karşındaki canlı cenazeye tadını çıkar. Her akşam ev diye mezara giren oğluna iyi bak.
intihar falan da etmemiş. hepimizi oynatmış parmağımda.

Bu konuşmadan sonra vurdum kapıyı çıktım. Annemi çok severim ama bana yaptığı şey o gün şartlarında geri döndürülemezdi. Açtığı yaranın telafisi yoktu.