-
26.
+11Girmek istemiyordum ancak mecburdum. Girdim çoraplarımın olduğu çekmeceyi açtım ancak orada değillerdi. Yerini değiştirmiş diye düşünüp aramaya başladım. Etrafı dağıta dağıta bakıyordum. Sonunda çorapları buldum ve yatağın üzerine koyduğum valizime doldurmaya başladım. Birden gözüme yastığın altından görünen beyaz bir şey çarptı. Elime aldığımda üzerinden adım yazıyordu. Zarfı açar açmaz anladım. Bu annemin el yazısıydı. Bana not bırakmıştı. Yırtıp atacaktım ancak içimden bir his okumamı söyledi.
"Okan.. Oğlum.. Gördüğün manzaranın açıklaması yok biliyorum. Ancak nasıl o hale geldiğimizi inan bilmiyorum. Uyuyor gibiydim. Senin içeri girmenle aynı zamanda fark ettim bende durumu.. Ancak bunlara inanmanı beklemiyorum.. Ben bu lekeyle yaşayamam. Kendi hayatıma sessiz bir yerde son vereceğim.. Şunu asla unutma. Ben bilerek ve isteyerek babana asla böyle bişey yapmadım ve yapmamda, babanı seviyordum. Hala da seviyorum.. Ben o eve sağa sağlim diye eve gelsin diye camda beklediğim günleri sevdim.. Ben her o kapıdan kahverengi paltosuyla siyah eski şapkasıyla eve girmesini sevdim.. Cebinin astarı yırtık olsa da o paltoda onun kokusunu almayı sevdim.. Ben babanı sevdim.. HOŞÇAKAL.."
başlık yok! burası bom boş!