/i/Saçmalamaca

Bu altincide saçmalamak serbest !
  1. 1001.
    0
    işim gücüm budur benim,
    Gökyüzünü boyarım her sabah,
    Hepiniz uykudayken.
    Uyanır bakarsınız ki mavi.

    Deniz yırtılır kimi zaman,
    Bilmezsiniz kim diker;
    Ben dikerim.

    Dalga geçerim kimi zaman da,
    O da benim vazifem;
    Bir baş düşünürüm başımda,
    Bir mide düşünürüm midemde,
    Bir ayak düşünürüm ayağımda,
    Ne haltedeceğimi bilemem . . .

    - Orhan VELi -

    DALGACI MAHMUT

    Hayatta herkesin bir rolü vardır. insanı biçimlendiren içine doğduğu kültür, yaşama birikimi ve mesleğidir. Seçtiğimiz ve yaptığımız iş, bizim kişiliğimizin kenar çizgilerini oluşturur.

    - Dalgacı Mahmut kimdir?
    - Kim olacak, şairdir?
    - Neden?
    - Şair, insanların gündelik telaşlarda kendini kaybettiğini düşünüyor. Oysa dünya güzel, hayat güzel, farkında olarak yaşamak güzeldir. Ah şu ekmek kavgası… Çoluk çocuk telaşı… insanlar bunu görecek halde değildir. Oysa şair doğanın, yaşamanın güzelliklerini belirgin kılmak isteyen kişidir. Daha yaşanası bir dünya arzular. Bu mümkündür. Bu mümkündür ama insanlar bunun farkında değildir. O, farkında olsunlar ister. Bunu da okuyucuyu şaşırtarak yapar. Şaşıran insan kendini toparlamak, dikkatini yoğunlaştırmak telaşına düşer çünkü.

    - Şu gökyüzünün güzelliğine bakın !
    Kimse bakmıyor.
    - Şu gökyüzünün güzelliğine bakın !
    Yine kimse bakmıyor, hayret.
    O da bir şiir yazıyor… Şiir ne işe yarar ki…

    " işim gücüm budur benim,
    Gökyüzünü boyarım her sabah,
    Hepiniz uykudayken.
    Uyanır bakarsınız ki mavi. "

    -Kimmiş bu deli adam?
    - …
    -Gökyüzünü mü boyuyormuş? Boyamış mı gerçekten? Gelin bir bakalım…
    - …
    -Eskiden ne renkti ki?
    - …

    işte insan, şairin istediği sorgulayan insan… Eskiyi düşünüyor. Bugünü gözlemliyor. Her şey yerli yerinde mi? Farkına varıyor ve kuru kalabalıklara katılmak yerine durmak istediği yerini kendisi seçiyor, belirliyor, konumlanıyor…

    " ... Deniz yırtılır kimi zaman,
    Bilmezsiniz kim diker;
    Ben dikerim. "

    Çarşaf gibi durgun bir denizde bir tekne yol almaktadır. Arkasında dalgacıklardan bir iz, bir yırtık… Deniz kendi kendini tamir eder… Şair, doğanın sesi ve sözcüsüdür de… Şair, doğanın ruhunu dillendirendir de…

    Şair, dünyayı düzeltir, herkese sözünü dinletir de kendi gönlüne söz geçiremez. Kendi hayatını düzeltemez… Denizleri geçer de bir küçük derede boğulur… Büyük işler yaparken bir yuva kuramaz… Bir ocak tüttüremez… O dünyanın sorumluluğunu sırtlamış şair, bir kadının, evde kendi yolunu gözleyen bir sevgilinin sorumluluğunu üstlenemez. işte şimdi kendisiyle dalga geçmenin sırası gelmiştir:

    " ... Dalga geçerim kimi zaman da,
    O da benim vazifem;
    Bir baş düşünürüm başımda,
    Bir mide düşünürüm midemde,
    Bir ayak düşünürüm ayağımda,
    Ne haltedeceğimi bilemem . "

    Kendisini en zayıf yerinden yine kendisi yakalamıştır. Büyük olmak, cesur olmak ve kendi kendini tamir edebilmektir bazen . . . "Alıntı"
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster