oldu dıbına koyayım, bu hayatta zengin % nin içine girememişsen, o zamanda o dediğin %nin içine giremeyecektin dersek, büyük ihtimal olacakları söylüyorum;
doğarken ölürdün, sakat kalırdın, salgında ölürdün, düşman askerleri sen küçükken köyünü yağmalar öldürürdü, başındaki bir efendinin malı olup sabah akşam tarlasında aç karnına çalışırdın, aşk dediğinde ailen 16 yaşına gelince sana bi kız bulurlardı, başındaki efendi o kızı beğenip kendine almazsa tabi , çoluk çocuk yapıp aynı şekilde bütün gün çalışıp akşam yatardın. askere alırlar 5-10 sene başındaki beyin güç kazanması için savaşta bağırsakların deşilip, üzerine kızgın yağ dökülüp, atlar altında ezilip ölürdün. savaşta ölmedinde tutsak düştün, taşaklarını ezerler, gözlerini oyarlar, kızgın demiri zütüne sokarlar vs. değişik değişik işkence oyunlarıyla ölür giderdin.
suç kısmına girmeye gerek yok, tecavüzün, cinayetin,yağmalamanın savaşı kazanan askerler için hak olduğu zamanlar.

gibecem bu anti-kapitalizm güzellemelerini, insan hakları, şuan yaşadığımız konfor, az çalışma saatleri, bireysel özgürlükler, tıp, teknolojik gelişmeler. kıymetini bilmiyorsunuz amk.

günde 8-12 saat arası çalışınca robotlaşılıyormuş, hasgibtir oradan. ailenin tecavüze uğraması, öldürülmesi, eşyalarınızın yağmalanması, çocuğunun sağlıksız doğması, salgına yakalanmanın, basit bir hastalık için ölmenin ihtimali %1 den bile küçük. konforlu hissediyorsun, bütün temel ihtiyaçların iyi kötü karşılanıyor, boşlukta hissediyorsun kendini, böyle şeyler düşünüyorsun.