-
1.
+6Mesela, Karaburun’da tanıştığım akademisyen “D.” ile başlayalım. D., katılımcı olarak gittiğim bir kongredeki konuşmacılardan biriydi. Gördüğüm gibi ilgimi çekmişti: balıksırtı olarak yapılmış siyah gür bir saç, fazla güzel olmasa da çekici bir yüz, beyaz ten, zayıf ama biçimli bir vücut; üstte beyaz bir gömlek, altta siyah bir kalem etek ve topuklu ayakkabılar. Ama bunlardan öte ilgimi çeken şey, onun doğallığı olmuştu. O kadar içten bir şekilde etrafındakilerle konuşuyordu ki, o enerjisi aklımı başımdan almıştı. Baktım, konuşma yapılacak olan salonlardan birine gidiyordu, hemen arkasından gittim. Evet, şansıma oradaki konuşmacılardan biriydi. Hemen oturdum ve onun anons edilmesini bekledim. 2 tane saçma sapan sunumdan sonra, sıra ona gelmişti. Sahneye çıkarkenki yürüyüşü, sahnedeki özgüvenli duruşu, mimikleri, gülümseyişi… Dişiliğini keşfetmiş bir kadındı o, bunu hissedebiliyordum. Konuşmasının bir yerinde, göz göze geldik. Dikkatle onu takip ettiğimi görünce gülümsedi, ben de hafifçe tebessüm ettim. işte, ilk temas… Muhteşemdi. Onun da etkilendiğini görebiliyordum şimdi; ufak titremeler, sözcükleri yanlış söylemeler, hafifçe öksürmeler… Okuyabilenler için hepsi birer küçük ama derin anlamlı işaretlerdi. Ve ben işaretleri okuma konusunda uzmanlaşmıştım.
başlık yok! burası bom boş!