https://www.youtube.com/watch?v=NUIZvAe3RBg
Herkes başladı düşünmeye, kimisi hava diyor kimisi su diyor, birisi hayatın anlamından bahsediyor. Baktım olacak gibi değil herkesi topladım dedim bakın oğlum gib gib milletin başını ağrıtacağınıza teker teker konuşun da beynimiz gibilmesin. O esnada Abdullah eğildi yazıyı iyice görmek için duvarın dibine bakıyordu ki fişuuuuvvv diye bir ses yükseldi. Sonra ŞRAAAK diye Abdulun zütüne bir ok uçarak gelip girmesin mi. Bir anda tüm grup aydınlandı, herkes heeee demek buymuş diye gülümsüyor başını sallıyor, Abdul yerde debeleniyor anağıgibiiiim zütüm parçalandı ya laa diyor ama takan yok tabi. Toplandık kapının önüne ok falan diyerek açmaya çalışıyoruz Abdulun zütünden gayzer gibi kan fışkırıyor. Sonunda Salih dedi okun elfçesi ne amk? Neyse ki bizim timde elfçe bilen bir ork var adama gavur osman diyorduk. O dedi ki "Ya Rakos". Adam der demez kapı açılıverdi. Kapının önündeki izdihamın içinde birinin ayağını bir ok daha sıyırdı. Sonra fark ettik ki uzaktan 9 tane ne idüğü belirsiz tip bizi kesiyor, bir taneleri de ok saydırıyor oç. Hemen kendimizi içeri atıp kapıyı kilitledik, Abdulu da kan kaybından ölmeye bıraktık. Mağara gibi bir yerdeyiz göz gözü görmüyor moruk