/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 351.
    +13
    37. Bölüm

    Denizden ayrıldıktan sonra önce iyi gelmişti. Ama bir kaç hafta sonra kendimi sanki bir boşlukta hissetmiştim. Birileri bir şeyler yapmak için beni çağırdığında reddediyordum. Bir an önce okulun bitmesini, gidip eve sabaha kadar uyumayı düşlüyordum. O kızı sevmesem bile beni yaşama bağlıyordu. Artık bir amacım yoktu. istediğim her şey vardı. Ün, karizma, istediğim kızla kızarmadan muhabbet edebilmek...

    Yeni bir amaç edinmeliydim. istediğim her şeyi almak bir zaman sonra sıradanlaşmıştı. Deniz hiç mesaj atmıyordu. Babamla her gün tartışıyorduk. Hatta bütün ailemle. Bir anda geçimsiz birine dönüşmüştüm. Haftada sadece bir kez duş alıyordum. Odamdan çıkmak istemiyordum. Yemek yemek istemiyordum. Kısaca hiçbir şeyi istemiyordum.

    Ruh gibi yaklaşık bir kaç hafta yaşadım. Beni bu halden kurtaracak tek kişi Aslıydı. Benim değişmeme yardımcı olan oydu. Bu durumdan kurtaracak olan yine oydu. Ama onu arayacak yüzüm yoktu. Gururumu bir kenara bırakıp yataktan çıktım. Saçım başım dağılmıştı. Masanın üzerinde duran telefonu elime aldım. Rehberden onun numarasını bulup arama tuşuna bastım. Telefon bir kaç kez çaldıktan sonra açıldı.

    "Efendim."

    Sesi nedensiz bana huzur vermişti. Kelimeler azımdan çıkmıyordu. Kitlenmiştim. "Alp orda mısın?" Dedi.

    Yutkundum. "Aslı! Seni görmem lazım. Lütfen buluşabilir miyiz?"
    Ne zannediyordum ki? Kızı önce bıraktım. Şimdi ise gelmesini istiyorum. Kollarıma mı atlayacktı? Hiç sanmıyorum. Ama şansımı denemek istemiştim.

    Sesini kalınlaştımıştı. "Üzgünüm, olmaz." Ne olursa olsun. O benim doktorumdu. Dediklerini duyunca dizlerimi üzerine oturdum. Ağlamaya başladım. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. En son ne zaman ağlamıştım. inanın bilmiyordum. Aslı ağladığımı duyunca sesinden endişelendiğini anladım.

    "Alp sen iyi misin?" Cevabını bildiği soruları sormaya bayılırdı. Hıçkıra hıçkıra "iyi değilim. Lütfen seni görmem lazım" deyip onun cevaplamısna fırsat vermeden telefonu yüzüne kapattım. Öylece yerde oturup uzun süre ağlamaya devam ettim. Denizi sevmiyordum. Ama onsuz hayat bana bom boş gelmişti. Defelarca pişman olduğumu söylesemde Deniz bana yeniden dönmeyecekti. Ayrılırken söylediklerimi düşündüm. Sadece biraz uzaklaşmak istiyordum. Ama ona "senden iğreniyorum. Yüzünü gördükçe tiksiniyorum" gibi zıırvalar saçmalamıştım. En kötüsü daha gelmemişti. "Ona gibtir git demiştim." Köpekler gibi pişman olsam da olan olmuştu. Aptallığımın cezasını çekiyordum.

    • **

    Gözlerimi zar zor araladım. Bir şey karnıma batıyordu. Ellerimle gözlerimi ovuşturdum. Karşımda bana nefretle bakan bir kız vardı. Bana bakışları çok farklıydı. Gözleri acı, nefret ve acıma duygusuyla doluydu. Yüz hatları aşırı gergindi. Buna rağmen gülüyordu. Ayakkabısı karnıma baskı uyguluyordu. Uyandığımı farkedince ayakkabısını karnımdan çekip hâlen incin olan yatağımın üzerine oturdu ve bacak bacak üstüne atıp bana aşağılayacı bir şekilde bakmaya başladı. Olduğum yerde uyuyakalmıştım. Toplanıp duvara sırtımı verip ayaklarımı göğsüme doğru çekip ellerimle ayaklarımı tuttum.

    "Sana acıyorum."

    Zaten bakışlarından anlayabiliyordum. Bildiğimi bile bile söylüyordu. "Şu haline bak Alp." Bundan zevk alıyorum, orası ayrı. Ama bir yandan da böyle olman beni üzüyor." Cidden üzülüyor muydu? Blöf yapıyordu. Buna emindim. Bu halimden sadece zevk alıyordu. Benden nefret ediyordu. Haklıydı. Ona kızamazdım. Hiç konuşmadım. Başımı önüme eğip yeniden ağlamaya başladım. Güldüğünü duyabiliyordum. "Aferin Alp. Şimdi de karı gibi ağlıyorsun. Bravo!" Dedi ve ellerini bir kaç birbirini vurdu. "Acı çekmen inan hoşuma gidiyor. Ama seninle işim bitmedi. Bir an önce toplanacaksın ve okuluna gideceksin. Orada seni bir süpriz bekliyor." Başımı kaldırıp ağlamamaı durdurmaya çalışarak "ne bekliyor?" Dedim.

    Ayağa kalktı. "Eğer söylersem süpriz olmaz öyle değil mi? Bu arada annene bir teşekkür borcum var. O olmasa seni bu halde görüp dalga geçemezdim."

    Ne yani annem bu kızı eve mi çağırmıştı? Annemden o için nefret etmiştim. Anlık bir şeydi. Kakıp onu öldürmek istedim. Denizin eline böyle bir fırsat vermesi beni deli etmişti. Bir anda yüzümdeki o acıklı ifadenin yerine öfke almıştı. Denizin hali birden ciddileşmişti. Sırıtmayı kesmişti. Çok korkunç göründüğüme emindim. Helede bu haldeyken. Oturduğum yerden hızlı bir şekilde kalktım, kapıya doğru yöneldim. Deniz kolumu tutup gitmemi engellemeye çalıştı. Annenmle kavga etmemi istemiyordu. Sanki tenim onun tenine açtı. Bana dokunduğunda bütün öfkem uçup gitmişti. Dönüp ona baktım. Kolumu yanlış bir şey yapmış gibi teleşla bıraktı. Ona yakınlaştım. Benden kaçmamıştı. O kadar birbirimize yakındık ki nefeslerimiz birbirine karışıyordu. Hızla atan kalbini rahatlıkla duyabiliyordum. Elimi sağ yanağına koyup yavaşça çenesine indirdim. Baş parmağımı dudağının üzerine koydum. Dudağını ısırdı. Bir hamle yapıp diğer elimi beline doladım. Aramızdaki mesafeyi kapatmak istiyordum. Ama bu fazla gelmişti. Elleriyle kendini itti. Kızacağını düşünüyordum ama yapmadı. Öylece çıkıp gitti. Yatağa oturdum. Elimi başımın arasına aldım. Ne yapıyordum ben? Sevmediğim bir kızı erkeksi duygularım için yine kullanacaktım. iyiki benden kaçmıştı. Ama bir bedene ihtiyacım vardı. Hatta tek ihtiyacım olan oydu. Sıcacık bir beden. Bir an gülümsedim. Denizin kucağına yatardım. Oda saçımla oynar okuldaki gerekli gereksiz her bilgiyi bana anlatırdı. Uyuyakaldığım zaman beni bazen öperek bazen gıdıklayarak bazen de tokat atarak -en çok tokat atardı- uyandırırdı. Nedense yaptığımız her şey aklımdaydı. Onunla bir şey hariç her şeyin ilkini yaşamıştım. Belkide hâlen ondan vazgeçemeyişimin nedeni buydu.

    Böyle düşüncelere dalarak uyudum. Hayatım sadece uyumakla geçiyordu. Bir kaç gün daha okula gitmezsem sınıfta kalacaktım. Kapım zaten sürekli kilitliydi. Babam hâlâ bana bir şey söylememişti. Bir an önce eski halime dönüp okuldaki süprizimi görmeliydim. Çünkü gerçekten çok merak etmiştim. Aslı o günden belli bana dönmemişti. Yaklaşık 3 gün olmuştu. O akşam saati sabahın altısına kurup uyudum. Yarın yeniden Alp olacaktım. Güçlü Alp olarak yeniden doğacaktım. Bunlara inanarak gözlerimi karanlığa bıraktım.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster