+1
6. Bölüm
Annemin cenazesi defnedildi. Babamın yanına gömdük onu. Kafaya kesin Ekrem’i öldürmeyi koymuştum. Bir hafta içinde hem babamı hem de annemi elimden aldı. Bana verdiği 3 günlük müddet bugün doluyor. Silahım hazır. Ona parayı vermek için bizzat görüşücem ve elime geçen ilk fırsatta kafasına sıkıcaktım. Doğru düzgün yas bile tutamıyorum zaten. Onu bile elimden aldı.
Cenazeden sonra kardeşimle eve geldik. Yerden parkeyi söktüm ve altından silahı aldım. Içi doluydu. Dolabın altından torbayı da aldım. Üstümü başımı düzelttim, elimi yüzünü yıkadım ve bir bardak su içtim. Silahımı gömleğimin altına saklayıp üstüme siyah ceket giydim ve oturma odasında beklemeye başladım.
Kardeşim yanıma oturdu. Birbirimize sarıldık. O anda farkettim ki hala sahip olduğum birisi var. Onu öldürüp Istanbul’u terk edecektik. Yeni bir sayfa açacaktık. Kardeşime bunu anlattım. O da kabul etti.
Kapı çaldı. Ekrem’in adamları oradaydı. Kapıyı açar açmaz beni omzumdan tutup arabaya doğru zütürdüler. Beni Ekrem’in evine getirdiler. Şerefsizin evi boğaz manzaralı. Bizim sokağın iki katı neredeyse. Içeri girdik. Beni kolumdan tutup Ekrem’in odasına zütürdüler. Ekrem odasında iki tane takım elbiseli adam ile konuşuyordu. Kapının önünde beklemem söylendi. Içerdeki sohbeti dinledim. Duyduğum kadarıyla işadamlarıyla konuşuyor Ekrem. Anlaşılan bizim mahallenin tefecisi Ekrem, parayı bulunca şirketlere dalaşmaya başlamış. Diğer yanındaki de siyasetçi galiba. Uzun süre sohbet ettiler.
O adamlar dışarı çıktıktan sonra Ekrem beni içeri aldı. Içeride sadece ikimiz vardık. Kapı kapalıydı, çaktırmadan kilitledim. Bana içki içecek yaşta olup olmadığımı sordu. Evet dedim ve bana içki ikram etti. Yurtdışından ithal olduğunu söyledi. Vallahi dalardım ben bu herife.
Torbayı aldı. Içindeki paraları döktü. Sonra anlatmaya başladı, babamı anlatıyordu. Anlattığı hiçbirşeyi dinlemiyordum. Sadece doğru zamanı bekliyordum.
Uzun süre konuştuktan sonra sandalyesine oturdu ve arkasındaki kitaplıkta birşey aramaya başladı. Işte doğru zaman buydu! Ayağa kalktım ve emaneti çıkardım ve gözümü kırpmadan ateşledim. Kafası parçalandı ve kitaplığının önündeki camekana kanı sıçradı.