Lütfü olayları baştan sonra anlattı. Mert ayağa kalktı. "Kimin adamısınız?" diye sordu. 3'ünden de ses çıkmadı. Masasına geri döndü ve çekmeceden bir balta çıkardı. "ilteriş eğ şunun kafasını dedi." Dediğini yaptım ve saçından tutup eğdim. Baltayı aldı ve adamın kafasını kesti, şok olmuştum. Mert'i ilk kez öyle görüyordum. "Şimdi bir kez daha soruyorum, kimin adamısınız." dedi. Ses çıkmayınca ikinciyi tuttum ve kafa yine elimde kaldı. Kalan son kişiye "Son şansın kimin adamısın." diye bağırdı Mert. Yine ses çıkmayınca tut saçından dedi, hiç blöf yapar gibi bir hali yoktu. Tuttum saçından, tam baltayı indircekken, "Suat." dedi. Mert durdu. "Suat Duran." dedi. Mert baltayı indirdi ve kafa yine elimde kaldı. "Bu kafaları Suat'a gönder Lütfü." dedi. "Suat kim diye sordum." Mert masaya bir tekme attı. "Benim yanımdan çıkma, benim her şeyime göz koyan şerefsiz." dedi. "Ayrıca senin yaptığın bugün akıllı hareketler hoşuma gitti." diye de ekledi. Kafamı hafifçe eğdim. Mert Lütfüye baktı. "Kafaları Suat'a gönder, vücudları yakın, odayı da temizlet." dedi odaya çıkmaya yeltenirken. "ilteriş'i de ödüllendir." dedi. Lütfü güldü.