Aradan bir hafta falan geçti Emreye mesaj attım git bi kafeyi yokla dedim. Yok kardeşim gitmem ben oraya dedi Mahmuttan mesaj gelene kadar sende gitme ortalık karışık babası senden zaten süphelenmiş banada o oyunu yaptıklarından berıdır hıç gıtmedım yazmış. Bende ne oldu lan korktunmu züt yazdım. O ne korkacam oğlum giderim en fazla kolumu bacağımı kırarlar analarını sıker oraya molotof atarım Erzurumdan daha dayılarım yenı gelmış(Kurbana 2-3 gün var) Hayvanlar ve samanlarla beraber bi sürü keleş, pompalı, dede yadigarı tüfek getirmişler çatı dolu am k yazmış. Bizde zaten aşiretiz mahalle bizim amk geri vites yok ama gidersem herşey berbat bi hal alır tüm olaylar patlar ortalık karışır az sabret yazmış. Bende bişe demedim akşam kafenın önünde pusuya yattım 1-2 saat bekledim normalde çıkardı hiç çıkmadı mahmut. Eve gittim sabah Emreyi almaya eve gittim Emrelerin ev ve kafe arası mesafe 100 metre sokağın çıkışı direk kafenın gıttığı yola bağlanan cadde. Emreyi beklerken Mahmut geçti caddeden seslendim bana bekle geliyorum dedi. iy tamam bekliyom dedim o sırada Emre çıktı dışarı Ayakkabılarını bağlıyor hafif kısık sesle sakın gelme izle dedim onunda işine gelirdi zaten bana hep senın bayıldığın gün içim gitti o orosbu evladını bayıltalım diyordu.