Yukarıda yazdığım olayı yaparken 4. Ya da 5. Gününde bi öğlen arkadaşım aradı.

Telefonda
- Olum tamam lan ben inandım sana.

Ama ben uygulama başarılı oldumu emin değildim tabii ben göremediğim için.

+ Noldu la daha yedi gün olmadı
- Lan 4 gündür rüyama girip beni amcana zütür diyosun. Valla anlatamıyorum ama bu rüya biraz garıp bi buluşalım konuşalım.

Buluştuk bununla. Her şeyi planladık. Akşam anam babam gelince konuştum onlarla. Tabii zikir çektiğimi bile kimse bilmez. Ailem nile bilmiyodu. Zikir böyle çekilir çünkü. Bir Allah bilicek zikir çektiğini melekler bile bilmeyecek. Tabii çeşitleri var zikir çekmenin de neyse konu dağıldı...

Aileme okuldan hocalar arkadaşlar falan ayarlamış 3 günlüğüne Antalyaya gezi varmış dedim. Yazık lan hala hatırlayınca üzülürüm nasıl sevindiler. Arkadaşım olmadığını biluyolardi. Asosyal binin tekiydim.

Neyse işte ayarladık. Bilgi milgi vermeyelim. Otobüsle gittik Antalyaya 1 günümüzü aldı amcasını bulmak.

Kısa kesiyorum valla yatıcam beyler. Amcasıyla uzun uzun sohbet ettik. Her şeyi anlattım.

Hoca - Olum zaten sende bi şeyler olduğunu anlamıştım. Ama güzel bi şeyler... Enerjini daha sen buraya gelmeden önce hissettim ben. Senin hatan klavuzsun yola çıkman.

+ Anlamadım hocam. Açıklar mısınız?

Hoca - Olum sen iyi bi çocuksun. Niyetin iyi Allahın adını bolca zikreetmişsin. Ama öyle kafana göre yaparsan bünyen bu işleri kaldıramaz. Senin göz perdelerin açılmış. Ondan görüyorsun o varlıkları.

Ve enerjin yüksek olduğu için de sen onların ilgilerini çekiyorsun. Bu şekilde bilinçsiz bir daha yapma.

Hoca orda bana bir kağıda zikirler yazdı. Hergün bu kadar sayıda bu kadar zikir çek diye. Ogün orda herhangi bi uygulama yapmadı. Sadece benim için dua edeceğini benim de zikirlerimi dediği sayılarda çekmem gerektiğini söyledi. O gece bizi misafir etti. Bayağı güzel sohbet ettik.

O günden sonra neden bilmiyorum bir daha zikir çekmedim. Olaylar da bıçak gibi birden kesildi