/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 176.
    +15
    bu tutturdu bu sefer de ne tak yiyolarmış, benim arkadaşlarımın neler yaptığını sen benden iyi mi bileceksin. inadı ve dırdırı fenaydı beyler. ama severdim.onu da severdim amk. keşke yanımda olsa.bu huur çocuğunun iki nefes sigaraya ihtiyacı var.

    evet devam ediyorum beyler.bu gece beni tripten tribe soktunuz yalnız panpalar o müzikler falan. neyse,
    bu böyle dırdıra başlayınca tekrar, saflığına kızdım. elin bin yıllık huursunu arkadaşım diye savunuyordu. ulan acaba deniz anası ölse bir yudum su verir miydi son nefesinde. çektim ipeği kenara anlattım:
    şeytanın satıcı olduğunu, benim de onunla olan ilişkimin arada takılmaktan ibaret olduğunu (takılmanın ne demek olduğunu da uzun uzun anlatmak zorunda kaldım saf sevgilime).denizin ve sılanın da kokocu olduğunu ve uzun zamandır bu ortamlara takıldıklatrını şeytandan öğrendiğimi, alara domuzunun da arada benim gibi takıldığını ama denize olan özentisinden içinin gittiğini ve her an onun da bu huurlarla(bu kelimeyi kullandım) takıldığı sürece tehlike altında olduğunu vs.öyle suratıma baktı baktı ve dedi ki:'anlattığına göre sen de o tehlikeli huurlardan birisin'doğru söze ne denirdi panpalar. gitmesine izin verdim

    göğsüme öküz oturmuştu beyler. acaba diğer pisliklerimi duysa yanımda iki dakka kalır mıydı diye düşündüm.lan gündüz ipeği öperken heycandan elim ayağıma dolaşıyordu beceremiyordum dahası hani derler ya öpmeye kıyamıyordum, gece aytülü doggyde kıçını tokatlayarak gibiyordum.o an kendimden midem bulandı panpalar. boğazımda bir yumruyla dolaştım durdum akşama kadar. belki de benden ayrılacaktı ipek bunun üzerine. haklıydı da.zaten benimle ne gibi bir gelecek olabilirdi? keşke yine çöplüğümde yaşayıp memur olma hayaliyle yanıp tutuşsaydım dedim kendi kendime. keşke ipeği hiç tanımasaydım.ama bu gün geriye dönüp baktığımda beyler,ne olursa olsun iyi ki tanımışım diyorum. başıma gelen en güzel şeydi çünkü.

    her neyse,o akşam ipeği defalarca aradım. açmadı. çok kötüydüm. allahtan aytül de iş seyahatindeydi iki günlüğüne yoktu. aldım bir köpeköldüren, yetmedi ikincisini aldım.bu esnada durmadan arıyordum cevap yoktu. umudu kestim daha hayırlı böylesi dedim. sızmışım. telefonun sesine uyandım gece iki gibi. şeytandı. kelimeleri toparlayamıyordum ne var ne istiyorsun falan dedim. cevap:
    'seninki burda, kafa bi milyon. ayrıca herifin teki yemek istiyor kızı. koşsan iyi olur.' adresi alıp nasıl uçtuğumu hatırlamıyorum beyler. beynim yanıyordu sanki.bir taksiye atladım. allahtan huurnun evi yakındı hani şimdiki 'akfırın' ın olduğu yerden sahile inen bir yol var, ordaydı ev.zili çaldım bir kaç kez. deniz açtı. kafalar o kadar iyiydi ki kimse neci olduğumu sormadı.yol geçen hanı amk. şeytan kapıya hemen koşmuştu. hayvan gibi kolumu sıktı, kulağıma hemen çaktırma dedi. evin odaları komple doluydu beyler, herkes allah ne verdiyse takılıyordu. şeytanın paranın dıbına koymasına şaşmamak lazımdı. tabii bunları düşünmüyordum o an.banyonun önünden geçerken duşta fena gibiş döndüğünü farkettim. gözüm kararıyordu ama kendimi tuttum bayılmamak için. odalardan birine girdik ne göreyim? benim sevgilim yerde oturmuş bir grup huur dölüyle beraber bong dönüyor ve bu esnada yanında oturan herif kulağına durmadan bir şeyler söylüyor.

    anasının dıbını babasının zütünü bacısının ağzını kuzeninin kulağını gibtiğimin pekekentinin kaşını yarıverdim oracıkta.en son hatırladığım herifi saçından tutup parkeyi beynine beynine içirdiğimdi.

    milletin kafalar o derece güzeldi ki bir müddet ne olduğuna kimse anlam veremedi. şeytanın kafa normaldi(çalışırken asla bir şey kullanmazdı), ama o da ayırmaya kalkmadı zaten. sonra birkaç herif zombi gibi beni kenara itti. dövdüğüm pekekent komaya mı girmişti ne, hiç bişey demedi öyle yerde oturdu.ben tuttup ipeği kolundan.ne olup bittiğinden haberi yoktu. durmadan bir şeyler sayıklıyordu kendi kendine.lan bir birayla sarhoş olan kızın yediği taka bak. nasıl sinitlendim. kucakladığım gibi evden dışarı çıkardım ipeği. şeytan bizimle gelmedi tabii, onun dostluğu bir yere kadardı hep.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster