Windhelmin karşısındaki tepelere mancınıkları konuşlandırdık . Okçular ve piyadeler ile windhelm kapılarına doğru ilerlemeye başladık . Fırtınapelerin ordusunun tamamı şehirdeydi . Yaklaşık 18 Bin kişi kalmıştı Fırtınapelerinler . Kapıya ulaşmak için köprüyü geçmemiz lazım . Binlerce lejyonere saldır emri verdim bu arada mancınıklarda surları yıkmaya başlamıştı . Köprüde büyük bir meydan savaşı çıktı kimin kimle savaştığı belli değildi .

20 Mancınıktan 5 inin kapılara ateş etmeleri emrini verdim . Fırtınapelerin askerlerinin 10 Bini kapı arkasında beklerken okçular surların yıkılması sayesinde oklama başladılar . Hedefimiz Son savunmayı yarıp şehrin en ucundaki Ulfiricin kaldığı saray Krallar Sarayına ulaşmaktı . Arkamızdan okçular önden piyadeler gidiyorduk . Bir anda şehrin tepesinden 5 Bin okçu tarafından ok yağmuruna tutulduk . Bin fırtınapelerin askeride mancınıklara arkadan saldırmıştı . Ağır kayıplar vermeye başladık fakat buraya kadar geldikten sonra duramazdık

Kalkanlarımızı siper yaparak devam ettik ordunun bir kısmı arkadan gelecek Bin fırtınapelerin askerlerini bekliyordu . Tepepeye tırmanmaya başladığımızda Son kalan 9 Bin kişi sarayın önünde bekliyordu . Teslim olmalarını teklif ettik fakat kabul etmediler . Şehir ise ölmüştü ne tarla kalmıştı ne sağlam bina Ulfiric kendi halkını yıkıma sürüklemişti . Yaşlı bir kadın ve torunu Köşede saklanırken üzerlerine hasar almış surlar yıkıldı ve oracıkta can verdiler . Şehirde dumandan göz gözü görmezken saldırmaya başladık . 9 Bin kişi 16 Bin kişiye karşı bir meydan savaşındaydık . Ulfiric ise hala ortalıkta yoktu .