Yarın dediğimiz gibi yanlarına gidersin,(Bunları derken bir kağıda numaramı yazıyordum) kendine inandırdıktan sonra onlarla biraz vakit geçir, tekrar güvensinler sana zaten ettiğin 1-2 laf için çok uğraçtırıcaklarını sanmıyorum seni, ardından beni ara(kağıdı uzattım) duruma göre cafede veya evde buluşuruz akşam üstü' dedim. Gözüyle onayladı. Ayağa kalktı ve kapıya yöneldi. Fatih:'Gidiyormusun?'
Aykut döndü ve 'Evet eve gidip biraz kafa dinlicem, uzun bi gün oldu benim için.'
Fatih:'Seni anlayabiliyoruz merak etme'
Aykut:'Eyvallah, umarım doğru olanı yapıyorumdur.'
Oğuz:'Dibine kadar, emin olabilirsin kardeşim'
Oğuz sözlerini bitirince kafasını salladı, elini havaya kaldırarak selam verdi ve gitti.

Bizde olanların üstünden bir kez daha geçip durumu değerlendirdikten sonra Rüstem Abi'ye doğru yol aldık. Hepimizde Aykut'a karşı bir güven oluşmuştu.Çok işimize yarayacağından emindik. Cafeye vardığımız da Tolgaya selam verip doğruca oturduk. Rüstem Abi'ye yakın bir masada olduğumuzdan kalkmadan yerinden Alican seslendi 'Abi müsaitsen yanımıza uğrasana, anlatıcaklarımız var'