Sabah yine uyandık herkes bir şeyler arıyor. Gelip gelip kravatımı gördün mü, gömleğimi gördün mü telefonum yok, şuyum yok, buyum yok. Hırsızlık genelde olurdu ama ilk defa böyle bir şey gördüm herkes bir şeyini arıyor. Yeni gelen arkadaş Ahmet yeni aldığı telefonu çaldırmış. Geldi yanıma utanarak gördün mü telefonumu dedi. Yok falan dedim herkes bir şeyini çaldırmış zaten dedim. Her gece 2 hoca gece nöbetçi olurdu yurtta yatarlardı ayrı odaları vardı. Bir anda yukarı onlar çıktı. Birileri gitmiş heralde haber vermis her şeyimiz çalındı diye. Hocalar geldi bir iki etrafa baktılar sonra herkes hazırlanıp okula gitsin dediler. Okula gittik geldik akşam etüt olmadan yemekten sonra bizi mescide topladılar. Yurt kalabalık olduğu için çok sığamadık ama sıkış sıkış yerleştik. Yurdun müdürü gelmiş, kalan hocalar falan da gelmiş. Gece nöbetçi olan arkadaşlar kimdi diye sordu. Ellerini kaldırdılar arkadaşlar. Siz herhangi bir şey gördünüz mü uyanan yatağından kalkan bir şeylerle uğraşan falan diyor sordu. Kimse bir şey görmemişti. Müdür de biraz sert çıkıştı o zaman siz çaldınız oğlum falan diyor. Nobetçi olan arkadaşları da yakın olmasa da tanıyorum öyle bir şey yapacak insanlar değiller. Sonra kimse bir şey itiraf etmeyince nohutla ilgili bir şey varmış. Nohuta dua falan okuyorsun eğer yalan söylüyorsa şişiyor falan midende ölüyorsun bu tarz bir şey. Nöbetçilere onu yaptılar aq bir şey olmadı. Hani başta inanmadım blöf falandır kesin dedim ama çok inandırıcı hikayeler anlattılar korktum aq. Bunda da kimse itiraf etmeyince herkesi burda bıraktılar tane de hoca. Yurt başkanı, diğer hocalar ve müdür arama yapmaya çıktılar son çara. Biz aşağı inmeden herkes dolabının kilidini açsın demişlerdi. Çıktılar baya da uzun sürdü ama bir şey bulamamış olacaklar ki geldiler herkes etüt sınıflarına girsin dediler. Etüt bitti çıktık yatakhanelere, baktım dolabım darmadığın. Topladım tekrar falan. Sonra oturduk bizim grup konuşuyoruz. Yeni gelen arkadaşı da yabancılık çekmesin diye çağırdık. Gece çalan zil aklımızı karıştırdı. Biz oturduk bir şeyler planlamaya başladık. Gece zili çalanlar kimse hırsızlığı da onlar yapmıştır dedik. Herkes saatini kurdu o saatlerde uyanıp Zemin kata inip bekleyecektik. Zili çalmaya kim gelirse yakalayacaktık. Ama hesaplamadığımız şeyler vardı…