+2
Selim, günden güne kendini kaybetmeye devam ediyor. Ayda yılda bir uğrar oldu cafeye, her geldiğinde de zaten daha fazla tanınamayacak hale geliyor. Saçı, sakalı tamamen birbirine girmiş, bakımsız, uykusuzluktan gözlerinin altı kapkara bir vaziyette...
+Biz seni böyle sevmedik be oğlum, biz seni böyle kabul etmedik kardeş diye nedir bu kendini bırakmışlıklar anlamıyoruz. Kendini bitiriyorsun, bizleri üzüyorsun be. Toparlan artık, kendine gel ki Seda'ye, Cemil abiye bunları yapanların peşine düşelim hep beraber. Benim dayanak olarak görebileceğim tek adam sensin, sırtımı dayayacağım tek insan sensin biliyorsun.
-Beceremiyorum Can. Yaşamayı da ölmeyi de beceremiyorum anlamıyorsun. Yapamıyorum, onun beni bırakıp gidişini kabullenemiyorum. Ne güzelliği gidiyor gözlerimin önünden ne de gözlerinde ki acı dolu son bakışlar. Ben bu zamana kadar onu hiç böylesi korku dolu bakışlarla görmedim. Ölmekten mi, bizi bırakıp gideceğinden mi korkuyordu bilmiyorum. Tek bildiğim şey onsuz nefes almak istemediğim ama o kadar beceriksiz bir insanım ki, sevdiğim kadının peşinden gitmeyi bile beceremiyorum. Sıkıştım buralara. Her yerde, her köşe başında onu görüyorum, başkalarını ona benzetiyorum, yüzüme esen rüzgarda onun kokusunu duyuyorum Can bu ne demek bilmiyorsun...
+Bilmiyorum kardeşim. Ne ben, ne de başka kimseler de bilmesin istiyorum. Keşke sen de öğrenmeseydin bu hislerin nasıl olduğunu ama inan elimden gelse kendimi feda ederim o geri gelsin diye. O hepimizden daha fazla hak ediyordu yaşamayı, güle oynaya hayatına devam etmeyi ama buraya kadarmış be oğlum. Onun sınavı buraya kadarmış, sıra bizde. isyanın, kendini derdest etmenin ne faydası var bana söyler misin bunu? Senin kendine bu şekilde davrandığını görmüyor mu sanıyorsun sen? Sen sanıyor musun ki o bu haline üzülmüyor gittiği yerde. Hadi bizi üzmen senin için bir şey ifade etmiyor, Seda'yı da mı düşünmüyorsun hiç? Ayıp değil mi lan o kıza! Böyle mi sevdin sen o kızı!
Sözlerimi bitirmem, yüzümün orta yerinde bir yumruk hissetmeme neden olmuştu. Yaptığım şey onun Seda'ya karşı hissettiği aşkı sorgulamak gibi görünse de, acı verici ve onu öfkelendirici konuşmam, aklının başına gelmesini sağlayacaktı. Buna emindim. Çıkıp gitti yanımızdan, tek kelime dahi söylemeden dönüp arkasını gitti. Çok kızdı, çok öfkelendi biliyorum ama başka bir çarem yoktu. Affedecek, yine gelecek buraya, bilmem bugün bilmem aylar sonra ama gelecek adım gibi eminim. Pişman olacak yaptıklarından, elinden ne geliyorsa daha fazlasını dökecek ortaya. Çünkü onu tanıyorum. Çünkü o benim kardeşim...
Tümünü Göster