-
26.
+2https://www.youtube.com/watch?v=Cu8qsC1WLiE
Duygusuz bir huur çocuğu olarak duygusal anlamda en yoğun ilişkilerden birisine nasıl devam edecektim ki? Müzeyyen'i gördüğümde içimdeki o kıpırtılar, yerini çok başka dürtülere bırakmıştı. Onun yetersiz hissetmesini, sürekli korku içinde olmasını, duygusal açıdan yıpranmasını o kadar çok istiyordum ki... Müzeyyenle öpüşmekten ileriye gitmemiştik hoş zaten bu ana kadar da öyle şeyler planlamıyordum. Ama diğerinin planları büyüktü, sinsiydi, ihtiraslıydı. Ama elinizi çükünüzden çekmenizi rica edeceğim çünkü anlatmayacağım o kısımları.
Ben şahsen film izlemeyi çok seven bi insanım ve ilk iş olarak Müzeyyen'in oturduğu semte gittim. Sinemaya gitmeyi teklif ettim ve sinemada küçük çaplı yakınkaşmalardan sonra elinden tutup parka zütürdüm. Ama hangi parka? Tabii ki eski sevgilisinin allahın her günü geldiği park. Eski sevgilisinin gelmesini büyük bir sabır ve efendilik içinde bekledim. O sıska yoğun huur çocuğu görüş alanıma girdiği andan itibaren Müzeyyen'i öpmeye koklamaya başladım. Oturduğumuz yere önce bi kaç arkadaşı geldi, hem onun hem Müzeyyen'in ortak arkadaşları. Selam verdikten sonra bizden kalkmamızı rica ettiler. Neymiş beyefendi çok üzülüyormuş(!) Kendimden beklemediğim bir gevşeklikle "Gelsin onu da mutlu ediyim birader" kelimeleri döküldü ağzımdan. Yemi yutmuştu bizim oğlan ve ayaklanıp buraya doğru yürümeye başlamıştı. O kalktığında ben de ayağa kalktım. Ben iri bir insan olduğumu söylemiştim zaten. Üstümde o günde omuzdan destekli deri ceketim vardı, omuzlarım olduğundan bi 5 cm kadar daha iri duruyordu. Beni görür görmez suratının ifadesi değişti ve yönünü değiştirerek parkı terk etti. Müzeyyen ile yalnız kaldığımızda suratının aldığı şekil beni o kadar rahatsız etmişti ki... Elime geçen ilk sert materyal ile onun o kalemle çizilmiş suratını dağıtmak istiyordum. Planın ilk kısmı işe yaramıştı işte. Müzeyyen yıpranmış, birazcık benim paronayam da olsa eski sevgilisiyle bir şansı kalmamıştı artık
başlık yok! burası bom boş!