Babamla beraber büyük salona geçtik. Yanımızda Gajon ve Tup da vardı. Babam ''Kral Robert kuzeye geliyormuş. Ned bizi de çağırıyor. Daha önce hiçbir kral bu kadar kuzeye gelmemişti. Ned ile ilgili sorun çıkabilir. Hazırlıklarınızı tamamlayın Kışyarı'na gideceğiz.'' dedi. Savaşın yorgunluğunu daha atamadan yola çıkacaktık. Babam ve ben Kışyarı'na gidecektik, Tup ve Gajon kalede kalacaktı. Gece vakti yola koyulduk. Kral ne için geliyor olabilir? dedim. Babam Bilmiyorum ama bir tak olacağı kesin. dedi iç çekerek. Ertesi günün akşdıbına doğru Kışyarı'nı gören bir tepeye ulaştık. Bir Stark gözcüsü bizi karşıladı. Ned Stark sizi bekliyor efendim. dedi. Öyleyse daha fazla bekletmeyelim. dedi babam. Kaleye girdiğimizde Ned Stark yanında oğullarıyla balkondan avluyu izliyordu. Bizi görünce aşağı indiler. Soğuk bir şekilde selamlaştık. ''Rendarg Hanesi'ne unvanını kral geldiğinde vermenin daha doğru olacağını düşündüm. Umarım yanılmamışımdır.dedi Ned Stark. Babam daDoğru düşünmüşsün dostum.dedi ve sarıldılar. Bize birer oda verdiler. Babam yanıma sokulupGözün açık olsun evlat.dedi. Ben tedirgin olmaya başlamıştım. Gece dışarıyı seyrederken gözümün önüne çakalların arasında kalmış yaralı bir kurt geliverdi. Kafamı sallayınca kendime geldim. Artık daha da endişelenmeye başlamıştım. Gün doğumunda borozanlar ötmeye başladı. Sanırım kral geliyordu. Giyinip babamla buluştum. BabamSarhoş kral geldi Tek yaptığı kadınları becerip içmek.'' dedi. Kral ve ailesi kaleden içeri girdiler. Stark ailesi de kapının önüne sıralanmıştı. Kral, Ned Stark'ın karşısına geçip sert sert bakmaya başladı. istemsizce elimi kılıcıma atıp sıkmaya başladım. O sırada Kral Robbert bağırdı NED!