27.04.2013

dostum ;

izin günümdeyim. fero ( uyeolmadanokuyanadam kardeşimizin isteği üzerine kadir i fero yaptık) gelene kadar dayanmaya karar vermiştim. bugün feronun evine gittim. balkonda feroyu gördüm sigara içiyordu. annesi babası görmesin diye balkona çıkmıştı belliki. aşağıdan seslendim fero fero diye. beni görünce şaşkınlığından sigarayı asılı çamaşırların üzerine düşürdü ve bi telaşla çamaşırları çırpmaya başladı. eliyle 1 işareti yaparak içeri girdi ve sonra yanıma geldi. melis noldu hayırdır senin burda ne işin var? ben de vaktin var mı bi yerlerde oturalım herşeyi sana anlatayım dedim. fero da bekle hemen hazırlanıp geliyorum dedi aradan beş dakika geçtikten sonra geldi. hiç konuşmadan yürüdük daikalarca sonra bi kafeye oturduk. kafe de bizi gören herkes ters ters bizi süzüyordu. garson hemen yanımıza geldi yalnız şimdiden söyleyim ben bura öyle oturup iki çay içip öpüşeceğiniz bi yer değil. dinimize aykırı hareketlerde bulunmayın. ne istersiniz? feroya baktım bi an zemzem diyecek gibi oldu. iki çay dedi biraz önce garsonun söylediklerini unutmuş gibi.

herşeyi anlattım feroya hayretle dinledi. sonra sordum ona o en son halini benle birlikte olup kaçmasını. o onca yılın patlamasydı. sana karşı dolmuştum elde edemiyordum. sana uymaya çalıştım ve öyle oldu. artık değil ama özümde ben böyle biri değilim dedi ve içime güneşten feronun ayna suratına yansıyıp kalbime dolan bi umut ışığı doğdu.

şimdi neler yapıyosun burda yani nasıl yaşıyosun?

çalıştığım yeri patronu aramda geçenleri anlattım fero ne ne ne ne? dedi . korktum gene feroya ters davrandım diye düşünürken dükkanın adı ne ? dedi. ben de konyalım pvc dedim. amcamın yeri orası sahibi amcam dedi. sonra güneş bulutların ardına girdi. kalktık ben seni yarın arycam olmadı dükkana gelicem melis görüşürüz dedi ve ayrıldık.

sabah gelecek fero. neler olcak beni nasıl bi hayat bekliyor bilmiyorum dostum.

iyi geceler.