-
1.
+2Uyandığımda sık ağaçlarla çevrili bir yerdeydim. etraftan konuşma sesleri geliyordu. kafamı kaldırıp etrafa baktığımda 3 elma boyunda mavi şeyleri gördüm. Kendilerine şirinler diyorlardı. Şirinde değillerdi ama buna pek kafa yormadım. zütlerinin biraz kalkık olmasına verdim bunu. kalkıp bi tanesine merhaba dedim. hepsi durup bana baktılar. hemen durumdan istifade edip bi ortam taraması yaptım. sapların içine düşmüştüm. tam ulan bu ortamda hiç mi kız yok siz kimi gibiyosunuz dder iken onu gördüm. sarı saçlarıyla bir köşeden beni izliyordu.Tümünü Göster
hipster şirin önde olmak üzere sırayla hepsi bana yaklaştılar. ellerimi ve kollarımı bağlamışlardı. bdsm yapacağımızı düşünürken sakallı öne çıkıp kendini tanıttı. adı şirin babaymış. müslüm babayla bi akrabalığı olup olmadığını sorduğumda biraz yüzü bozuldu. arkadaki şirinlerden birisi kıkırdadı, bu döndüğü gibi asasını sapladı gülen şirine. şirin kanlar içinde yerde can çekişirken bu diğerlerine dönüp gürlemeye başladı. işte şimdi 101 tane kaldık. bi sonraki hatanızda birinizin daha kellesini alırım, dedi. meğerse bunlar eskiden 100 şirinlermiş, sonra sarı saçlı şirinin ve bebek şirinin gelmesiyle 102 şirin olmuşlar. bu da şirin babanın çok sinirini bozuyormuş.
bu biraz sakinleştikten sonra ortamı yumuşatmak için "peki siz diktatörünüzden memnun musunuz" deyip göz kırptım. mal gibi baktılar yüzüme. sonra başka bi şirin bana yaklaşıp kendini tanıttı. güçlü şirinmiş adı. belli ki iğne kullanıyo yavşak, gelmiş bana sadece protein tozu kullandım usta diye şişinip kaslarını gösterdi. sonra gözlüklü şirin geldi. bu eski hayatımdan da iyi tanıdığım bi tipti zaten.
ağzını yaya yaya konuşurken " ananı ne ifşa ediyon huur çocuğu" deyip bunu gönderdim.
sonra bir iki şirin daha geldi ama pek giblemediğim için kim olduklarını sonra öğrendim. sonra o geldi, sarı saçları dalgalanıyordu. önümde durup utangaç bi şekilde merhaba deyip gözlerini kaçırıp gülümsedi. merhaba deyip adını sordum. yüzüme bakım şirine dedi. aramızdaki etkileşimi görmüş olaccak ki şirin babayla güçlü şirinin yüzü düştü. ya bunlara hiç yüz vermemişti bu yada işin içinde başka büyük huurluklar vardı.
merhaba bende aiur dedim. merhaba aiur deyip geriye çekildi. sonra 2 3 şirin daha geldi ve tanışma faslı bitti. hani sizde 101 şirin vardı neden sadece 10 tanesiyle tanıştım dedim, şirin baba ani bir el hareketiyle diğer şirinleri uzazklaştırıp benim yanıma geldi. sertçe beni kendine yaklaştırıp konuşmaya başladı.
-kimsin bilmiyorum, seni ağır işlerimizde kullanmak için kaçırdık, bu köy hakında bilmediğin çok şey var. kurcalamaya kalkarsan bu elimdeki değneği zütüne sokarım, dedi.
cevap vermemem gerektiğini düşünüp sustum. sonra ellerimi vve ayaklarımı çözüp ayağa kalkmama yardım etti. köyün etrafında büyülü bir koruma kalkanı varmış, kaçamazmışım, ve bir pislik yapıp onlara zarar vermeye kalkışırsamda boynumdaki sihirli tasma tarafından bayıltılaccakmışım.
bide domaltsaydınız dedim, ona da sıra geleccek deyip zıplaya zıplaya mantarına doğru gitmeye başladı..
başlık yok! burası bom boş!