+386
-23
Sokaklarda yaşamanın bir avantajı da nedir biliyor musunuz beyler? Sokakların sahibi yoktur. Sahibi olmayan yer yaşanılacak yerdir.
Size 3 yıl boyunca dışarıda yaşama hikayemi anlatacağım.
Rezleri alın.
Uzun soluklu olacak.
Benim annem beni doğururken ölmüş, babam ise zaten anneme doğurmaması için yalvarıyormuş. Ben doğduktan sonra ortalıktan kaybolmuş. Beni yetimhaneye vermişler.
Hastahaneye kimse gelmemiş be beyler. En çok içimi yakan o. Ulan hiç kimsenin umurunda bile olmamışım o zamanlar. Bi annem varmış bana değer veren, o da ölmüş beni doğururken.
Neyse beni yetimhaneye vermişler, hayatımın dörtte biri falan burada geçti herhalde. 15 yaşına kadar burada kaldım. Öyle kimseyle konuşmuyordum fazla. Ama zeki olduğumu söylerdi herkes. Arada resim falan çizdirirlerdi. Şiddet kavga fazla yoktu. Bizim yetimhanenin müdürü Tarık abi çok kral adamdı. Varı yoğu bizdik. Hiç kimseyle konuşmayanı konuştururdu, bize değer verdiğini hissettirirdi be. O bile büyük bir şeydir yetim çocuklar için.
15 yaşına kadar hayatım normaldi, 13-14 yaşında iken bir kıza aşık olmuştum, ilk aşkımdı beyler. Adı Yeşimdi. Arada bir aileler gelirlerdi, bir çocuğu sahiplenmeye falan işte. Benim öyle fazla arkadaşım yoktu, 2-3 tane vardı. Hiç unutmam, Reşit, Ömer ve Furkan. işte bu Yeşim Ömer'i almaya gelen ailenin kızıydı. 2-3 kere görmüştüm ama güzeldi beyler. Aşık olmuştum. Hiç bir zaman bi aile beni alsın diye dua etmemiştim, ama o aile alsın diye dua ettim beyler. Geldiklerinde bizim yanımıza doğru geldi Tarık abi, iyice yaklaştı ve Ömer bak bu aile seni almak istiyor. dedi. içim bi buruk oldu. Hem beni almadılar diye, hem de en yakın arkadaşlarımdan biri gidiyor diye. Küçüktüm, ama üzülmüştüm baya. ileride işimize yarayacak tek bilgi budur herhalde.
Diğer part tam sokağa çıkış falan başlıyoruz beyler.