/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    0
    4 YIL ÖNCE

    Kafasının arkasını duvara dayamış, öylece duruyordu. Babasının kardeşinin dükkanında çıraklık yapıyordu. Üniversite'yi kıytırık bir bölüm ile kapamıştı ve elinde diploması ile eve dönmüştü. Babası ilk gördüğünde gülmüş, fakat iş bulamayınca somurtmuştu. Askeri babası bedelli ile kapamış, geri kalanı da mutfakta takılıp cüssesi ile merasim törenlerine katılıp bitirmişti.

    Askere dönme hayallerinden amcası uyandırdı.

    "Hakan, bir el at oğlum!"

    Tabureden dizleri çatırdaya çatırdaya kalkmış ve içeri geçmişti. Difriz'i taşımaya çalışıyorlardı. Kaldırmaya yardım edip arkaya taşıdılar.

    Yaz mevsimiydi, önünden turist kızlar geçtikçe çıldırıyordu. Eli yüzü düzgündü. Yakışıklı olmasada çirkin de değildi. Her şeyi ortaydı, burnu ne büyük ne küçüktü. Kaşları ne gür ne de inceydi. Her şeyi ortaydı.

    Sadece bunlara tezatlık yaratan mavi-gri muazzam gözleri vardı. Antalya sıcaktı, hele de dükkanda mal taşıyınca daha da sıcaktı. Çekine çekine amcasına sordu.

    "Amca."
    "Söyle koçum."
    "Ben sahile inebilir miyim?"

    Amcası terini elinin tersiyle silip doğruldu. Sırtını gerince kıtırdadı. Boğazını temizledi ve elini cebine attı. Bir para tomarı çıkarınca Hakan'ın gözleri büyüdü. içinden ikiyüz liraları ayıklayıp bir ellilik verdi.

    "Al hadi, akşama gel ama, eve tamire gideceğiz."
    "Tamam amca büyüksün."

    Dükkandan fırlayıp eve koştu. Babası atleti yukarı sıyırmış, klimanın karşısına uzanmış televizyon izliyordu.

    "Baba."

    Diploma olayından beri babası soğuktu Hakan'a karşı. Şöyle bir şöyle bir süzdü Hakan'ı.

    "Ne istiyorsun?"
    "Sahile inecem de baba, para lazım."
    "Yardım ettin mi amcana?"
    "Ettim baba."
    "... iyi tamam. Cezve'nin içinde yirmi lira var. Al onu."
    "Allah razı olsun baba."

    Baba'sı homurdandı ve kafasını televizyona çevirdi. Hakanda hazırlanıp çıktı.
    ···
   tümünü göster