0
Hızlı bir şekilde kahveye vardık. Dedeme fotoğrafları gösterdik. Dedem bi hasbinallah çekti. Tövbe etti. zütürün beni bakıyım oraya çabuk dedi. Milletle vedalaşıp yola koyulduk.
Tarık bi garip hissetmeye başlamıştı. Sanki bi titreme gelmişti çocuğa uzaktan farkedilebiliyordu.
Bi kaç dakka sonra o yere vardık. Dedemin nas felak okuduğu fısıltılarından anlaşılıyordu. iş eldiveni takıp leşin yanına eğildi. ya hak ya bismillah diyerekten dikişi açtı
Hayvanın içinden bağırsaklar ve mide dışında iç organ çıkmadı. kalp boşluğu olarak tahmin ettiğim yerden dedem bi muska çıkardı.
Ben bundan sonrasında kendime güvenenemem çocuklar, en iyisi bunu Hüseyin hoca ya gösterelim dedi. Hüseyin hoca köyümüzün camisinde imamdır. Hem köyün yerlisidirde. Dedem çok telaşlı gibi gözüküyordu. saat kaç demeden hocanın evine vardık kapıyı çaldık.
Dedem hocam gel hele sana bişey gösterecez çok önemli dedi hocada bi hırka alığ çıktı dışarı.
Dedem; mührü bozdummu bilmiyorum ama bunu çıkardım hayvanın içinden dedi.
Hoca şaşırıp ne diyosun şaban efendi ne hayvanı felan derken herşeyi anlattık hocaya.
Hoca hayvanın cesedini yakmamız gerektiğini söyledi. muskayı da okuyup ne olduğunu öğrenmemiz lazım dedi. ilk önce bi varile kağıt çöp atıp ateşe verdik sonra hayvanı içine attık. leş o kadar kötü kokuyorduki Tarik kusmaktan kendini alakoyamadı.
ceseti yaktıktan sonra 2 3 taşın üstüne oturduk hoca besmele çekip muskayı açmaya başladı...