Düğün günü yaklaşan ve bakire olmayan gelin kızımızın zütünü bir korku kaplamıştır.

Sürekli atıp tutmaktadır. Ne olacak nasıl olacak ya anlarsa felan diye.

Neyse

Kızımız işin içinden çıkamadığı için durumu annesine anlatmaya karar verir.
Anne der böyleyken böyle ben poşeti yırttırdım gerdek gecesi ya foyam ortaya çıkarsa diye.

Anne hemen kızını sakinleştirir, der ki; Kızım yavrum ne telaş yapıyorsun şimdi gider bir paket kırmızı boya alır yatağın bir köşesine saklarsın. Gerdek gecesi de kocana utanıyorum ışığı yakma diye tembih edersin çaktırmadan da kırmızı boyayı sürüver al sana kan.

Tabi bizim huurnunda aklına yatar bu fikir hemen gider bir koşu hırdavatçıya bir kutu kırmızı boya ister.
Çırak boyayı verir. Verir ama boya hatalıdır üzerinde kırmızı etiket olmasına rağmen fabrikada ki bir yanlışlıktan dolayı yeşil boya geçer kızımızın eline.

Neyse beklenen gün gelir çatar damat bey bir saplar kıza 8.5 cm malafatı kız hemen o ara boyayı sürüverir tabi.

Damat heyecanlı kanı görmek ister, atılır lambaya sonra yumulur malın üstüne birde ne görsün kan yerine yeşil bir sıvı.

Damat elini ensesine atar ve şu cümleyi kurar;

Ulan bende de ne mal varmış kesin safra kesesini patlattık