ya şimdi şey var mesela. zorunluluktan gitme. benim ki öyle oldu mesela. zorunlu bir ayrılık. istenmeyen ama zorunlu olması şart ve mecbur bir ayrılık. onun başkasıyla evlenmesi gerekiyordu. aile zoruyla yani. benim de başka bir şehre gitmem lazımdı. benim ki de zorunlu. ama şey; gerçekten istesek mesela ama gerçekten. onu alıp kaçırsam mesela. perişan olsak yoksul olsak umutsuz olsak ama mutlu olsak mesela. ben gitmesem sokakta kalsam soğukta kalsam aç kalsam susuz kalsam ama mutlu olsam mesela. olabilir evet bu ihtimal, olabilir. ölmüyoruz sonuçta. ama şartlar ağır geliyor bize. karşımıza çıkacak olan engeller caydırıyor bizim bu deli fikirden. yoksa kim tutar seni senden başka?. her şey bizde bitiyor aslında. bu kader dediğimiz şey aslında biziz. verdiğimiz kararlar. istesen yapamaz mısın? yaparsın hem de en taşşaklısından. ama istemiyoruz. ya dediğim gibi karşımıza çıkacak olan engeller vazgeçiyor bizi. yoksa her türlü.

ne dolmuşum amk ya. daha yazacaktım da frenledim. benim yine defter tutma zamanım gelmiş anlaşılan.