+6
böyle basit bir sorunu buraya danıştığın için ızdırabını gibeyim öncelikle.
kardeşim , ülke hakkında şunu söyleyeyim sana:artık ya memleketi kurtaracağız ya da memleketten kaçacağız ; hiçbir şey yapmadan durursak başımıza yıkılacak.
bir yanda nazi almanyası , sscb , suriye muriye aklına gelen tüm diktatörlüklerle aynı durumda ya da daha kötü olma potansiyelli bir ülkeden kaçma fırsatı var ; diğer yanda dişiler üzerine gelişim var.
bak birader... köpek mevzusunu hatırlıyor musun? kocaman bir köpek sana saldırsa sen dişileri mi düşünürsün yoksa köpekten kaçmayı mı? oradan hesap et.
ayrıca:
1) bütün dişiler aynıdır ; çünkü hepsi aynı şeyi farklı yollarla ister. asıl mevzu ise , bu isteklerine giden yolu kendi üzerinden geçirmektir.
2) sözlü dil bir ilüzyondur.bir dişiye ne söylediğinin önemi %10'dur ; önemli olan beden dilindir. almanca ve ingilizce birbirine benzer dillerdir. züt korkusundan hızlıca almancayı öğrenirsin ve ingilizce altyapının olması sana avantaj sağlar. ayrıca "beden dili" kitabının yazarı olan joe navarro , küba göçmeni bir ispanyoldur ve amerika'ya göçtüğünde beden dili okuyarak iletişim sorununu yenmiştir.
tekrar ve tekrar ızdırabını gibeyim.