+156
-11
Babamın ölümünden sonra iyice dışa kapanık bi çocuk halini almıştım. Tepkisiz, somurtkan, isteksiz... Babamın geride bıraktıkları; bir araba, çok aşırı olmayacak miktarda para, iki oğlu ve ikisinede birer ev... Anneme gelince o ayrı bir sorundur benim için. Tam atlattım derken babam gitti, veda bile edemedim.
+Ne yapsın hocam uyuyo işte (dalga geçer gibi bana dönerek. Duyuyorum seni)
-Sanane kardeşim? (her zaman olduğu gibi)
H: Dersim'de laubalilik istemiyorum.
Yine klagib yaşananlar, dersler, konular...
Zil çaldı. Kafamı hafif yana çevirdim. Çıkış saati. Zar zor kaldırdım kafamı.
+Günaydın uyuyan güzel.
-Günaydın
Nihat' ı severim. Ama belli etmem, herkese yaptığım gibi. Arkamdan laf ettirmez. Çok da umrumda değil zaten laf etmeleri.
Özge: Efe bugün gelecek misin?
-Yorgunum.
Hikaye bitmiştir. Hepinize teşekkür ediyorum ilginiz için. Merak ettiğiniz sorular varsa cevaplamaya çalışacağım.
Umarım başka hikayelerde görüşmek dileğiyle sağlıcakla kalın...
Ama eğer tadı kaçmaz at diyorsanız da atarım.
EDiT: panpalar hikayeyi yarıda bıraktım diye bana kızmışsınız. Tam olarak yarıda bırakmadım. bi hikayeyi çok fazla uzatırsanız tadı kaçar inanın.
Şunu söylemek isterim Bu hikayeyi bi sinemanın ilk bölümü olarak düşünün. Bu hikaye ilerde size atacağım iki-üç hikayenin ana hattıdır (hikayeler hazır ama biraz zaman geçmesini bekleyeceğim).