+3
inançlı insanların daha mutlu olması:
inancı arttıkça insanın başına gelen musibetler artsa da inançlı insanlar inançsızlara nazaran daha
mutludur; bunun en önemli nedenlerinden biri insanın yaptığı her harekette bir neden ve amaç
aramasıdır, mesela birisi yanınıza gelip "benimle gelir misin" dese büyük bir kısmımız "neden?" sorusunu
sorar; çünkü insan nedensizce hareket etmeyi sevmez, hatta çoğu zaman katlanamaz, ama inançsız bir
hayat elbet bir gün biteceği için anlamsız gelir ve nedensiz ve amaçsız olduğu için katlanılmazdır; bu
yüzden inançsız insanlar ne kadar mutluymuş gibi görünmeye çalışsalar da içten içe bir ateşle karşı
karşıyadırlar. inançlı insanlar ise hayatlarında en başta bir amaca sahiptirler, inançlı insanlar için
başlarına gelen her şeyin bir nedeni vardır (bu tür durumlar herkes için geçerli değildir ama geneli için
geçerli olması beklenir), inançlı insanlar başlarına gelen iyi şeye şükreder kötü şeye ise sabreder, inançlı
insan dua eder ve duası kabul olmasa da başına gelen şeyin Allah tarafından geldiğini bilir, bu ve benzeri
nedenlerden ötürü inançlı insanlar daha mutludur. Depresif hastalıkların katlanarak artması ve insanların
giderek inançtan ve gereklerinden uzaklaşması arasındaki doğru orantı inancın ne kadar önemli olduğunu göze sokmaktadır. "Dua" inançta çok önemli bir yere sahip olmasının yanında Daniel
Goleman'ın Duygusal Zeka adlı kitabında da bahsettiği üzere depresyona karşı bire birdir. inanç; insanın
anlam arayışına bir çözüm, dertlerine bir çare, evreni güzel görmesine bir destek, mutluluk arayışına bir
sonuçtur; ne mutlu ona ki inancıyla yaşamıştır.