-
226.
+6Eve vardım ve babamın odasına doğru gittim. Ayaklarım geriye doğru gidiyordu ama konuşacaktım. Kaçışı yoktu bu sefer. Odasına girmeden kapıya vurdum. Babamdan "gir" sesi geldi. içeriye girdim ve babamın önüne geçtim. Raporlarını alıp kenara koydum ve
b-"Baba seninle artık baba oğul konuşmamız lazım." Babam ise
B-"Şu an işim var. Sonra konuşuruz."
b-"Baba. Yeter artık. Neden bana önemsiz biri gibi davranıyorsun? Ben senin oğlun değil miyim? Beni 6 yaşımda bıraktın. Sadece maddi destek gibi görüyorum artık seni gözümde. Lütfen babam ol artık tekrar. Benim için gerçekten endişelenen babam ol." Ejderha'nın dediği gibi içimdeki bütün sözcükler bu kadar çıkmıştı. Daha çok söylemek istediğim vardı ama fazla söze gerek olmadığını düşündüm. Babam bana döndü ve
B-"Neden endişelenmediğimi düşündün ki? Gerçekten sana sadece maddi yardım mı yapıyordum? Senin için saatlerce çalışıyorum bu işte. O kadar fazla çalışıyorum ki normal iş saatimin 3 katı çalışıyorum peki neden? Evet en başta annen öldüğü için kendimi işe verdim. Ama şimdi senin için. Sen daha rahat yaşa diye. Senin o gördüğün erken kanser tedavime her ay gidebilmek için bir yığın para ödüyorum. Sırf sen yalnız kalma diye. Evet sana vakit ayıramıyorum bunun için özür dilerim ama sana vakit ayıramıyorsam da bunun nedenini bir... " derken istemsiz bir şekilde ona sarıldım ve ağlamaya başladım.
b-"Sende gidersen artık ben daha fazla ayakta duramam." dedim. Babam da
B-"Biliyorum oğlum. Biliyorum." dedi. Bu olaydan sonra artık bir karara vardık. Hergün 1 saat sohbet vakti koymuştuk. Bu sohbet vaktinde kimsenin işi olması yasaktı. Kendimi kısıtlamıştım ama buna değerdi.
Edit: Beyler evi temizleyip dışarı çıkacağım. Zaten hikayenin bitmesine çok az kaldı. Akşama doğru gelirim tahminimce. Görüşmek üzere.
başlık yok! burası bom boş!