+10
Uyandığımda saat 6'ydı. Direk doktora gittim. Neden bilmiyorum. Normalde böyle bir raporu umursamazdım. Ama bu sefer umursadım. Üzerinde yazan doktor'a gittim ve 1 saat sıra bekledim aq. Lan saat 6.30 da geldim. Saat 7.30. Derya'ya mesaj attım. b-"Derse geç kalabilirim hocayı oyala" D-"Bir sorun mu var?" b-"Sayılır. Ben hemen gelmeye çalışacağım." dedim ve telefonu cebime attım. Sıra sonunda bana geldi. Girdim içeriye ve
b-"Babamın hakkında bilgi almak için gelmiştim. " işte ismini falan sordu sonra sonucu söylemeye başladı.
Do-"Babanıza erken kanser teşhisi konulmuştu. Ama şu an durumu iyi. Kanser daha nüksetmeden alındı. Ama yine de her ihtimale karşı her ay doktora uğrar." inanamıyorum. Babam kanserdi ve benden mi saklıyordu? Allah'ım çıldıracağım.
b-"Teşekkürler" dedim ve çıktım dışarıya. Resmen sinirden köpürüyordum. Yetmişti artık. Neden benden saklıyordu kanser olduğunu? Neden beni adam yerine koyup yardım istemiyordu? Ben onun için o kadar mı önemsizim? Hadi kanserden kurtulamasaydı ne olacaktı? Artık ne diyeceğimi ne yapacağımı bilmiyordum. Sadece okula geç kalmamak için koştum ama ruhum resmen eve gidip babama hesap sormamı istiyordu. Şu devamsızlık denen illet yüzünden başıma gelmedik kalmadı. Başım sıkışsa okula gitmem gerekiyor. Okula gittim ve bu sefer çıkışta kesinlikle o hikayenin devdıbını dinleyecektim. Kaç gündür aksıyor hikaye. Okula vardım ve Salih ortada yoktu. Derya ise biraz üzgün gibiydi sanki. Derya'nın yanına geçtim ve
b-"Ne oldu?" diye sordum.
D-"Bir şey yok. Mağaraya gideceğiz değil mi?" diye sordu ben de
b-"Evet kesinlikle gideceğiz bu sefer ne olursa olsun koşarak gideceğiz." dedim. Yeter da. Hikayeyi duyacağım bu sefer gökten meteor düşse de gideceğim. Derslere girdik ve sorunsuz bir şekilde çıkıp mağaraya vardık. Mağaradan içeri girdik ve Ejderha yine uyuyordu.
b-"Uyanmasını beklemeli miyiz sence yoksa uyandıralım mı?"
D-"Bırak uyusun. Bu sefer akşam olursa gitmeyeceğiz. Her türlü o hikayeyi dinleyeceğiz." dedi. Derya da benim kadar hevesliydi. Oturduk ve ben biraz uzandım. Ejderhanın mağarasına ilk girdiğim zamanı hatırladım. Çok rahatlatıcıydı nefes alış verişinden oluşan rüzgar. Normalde nefes kokusundan falan rahatsız olurdum ama koku yoktu. Sadece havadan ibaret sanki. Yanıma döndüğümde Derya uyuyakalmıştı. Ben de yanlış anlaşılmasın diye Derya'dan biraz uzaklaşıp yattım ve ben de uyuyakaldım.
Tümünü Göster