1. 1.
    0
    Gecen aksam çarşıdan eve dönüyorum akşam vakti, lan nasıl sıçasım var ama, hafif de cırcırım. Can çekişe çekişe gidiyorum. Artık dayanacak gücüm kalmadı, soğuk soğuk terler akıyor suratımdan. Koşar adımlarla gidiyorum eve. Son düzlükte başladım koşmaya. Apartmana geldim. Bizim daire 5. katta, asansör de yok. Yine koşarak çıkıyorum merdivenleri. Kapıya geldim, pat pat vuruyorum kapıya. Neyse içerden "kim o?" dedi kız kardeşim, "aç kız çabuk benim ben" dedim. Kapıyı açtı neyse, tuvaletler kapının hemen yanında oluyor. içeri girdiğim an tuvalete daldım. Sonra koyuldum sıçmaya. Patır kütür gidiyor. Lan... 1 dk. Bu bizim tuvalet değil ki !? Meğersem ev, bizim ev değil, bir alt daireye girmişim. Kapıyı açan da kız kardeşim değil komşunun kızıymış O an tuvaletin penceresinden atlamayı düşündüm Çaresizce sıçtım. Bir yandan sıçmanın verdiği mutluluk, öteki yandan komşuya ve kızına rezil rüsva oluşum... Mal gibiydim. işim bitince tuvaletin kapısını açtım, çıktım, baktım etrafta kimse yok, ev halkı salona geçmiş, kapıyı kapatmış, anlayışlı insanlarmış. Hemen çıktım kendi evimize. O komşularla da bir daha yüz yüze gelemedim.
    ···
   tümünü göster