-
51.
+20PART 9;
Her zaman aklımda olan Umut Fakirin Ekmeğidir sözünü benimsemiştim. Benim ekmeğimde Ceren oluyordu. Cerenin her hareketini izliyordum. Öylesine bir hoşlantı değildi bana göre. Ben onu izliyordum. Oda dersi dinliyordu. Yani kısacası ben ona bakıyodum oda yoluna.
Başımı kaldırdım ve
B:Ceren
C:Efendim.
B:Bugün çıkışta boşmusun ?
C:Yani şuan bi planım yok arkadaşlarımla noldu
B:Ya bizim Çamlıca cafeye gidip bişeyler yapalım mı ?
C:Bilmiyorum ki olabilir. Dedi ve gülümsedi.
Muhtemelen oldu demekti. Bu benim için milattı. Çünkü genelde kızlarla konuşamayan ben Cereni yani sevdiğim kızı kahve içmeye cağırmıştım. Okul çıkışını iple cekiyodum amk. Saniyeler dakika, dakikalarda saate döndü benim için. En sonunda çıkış zili çalmaya 4-5 dakika kalmıştı.
Cerene:
B:Ceren istersen seni evinden alabilirim kafeye beraber gidelim mi ?
C: Olur tabi. Evimizi biliyosun saten. Yokuşun başındaki pembe bina.
B:Telefonunuda verir misin gelince arıyım (telefonunu da almıştım bu sayede)
C:Veriyim tabi
Cerenin telefonunuda aldıktan sonra eve uçarak gittim. Sevdigim kızla başbaşa kahve içicektik. Bu arada bende kücüklükten beri özgüven ekgibliği vardır. Hep reddedilmekten korktugum için hiç bi kıza açılamadım. Ama ilk kez Cerene bu kadar açılmıştım. Ve reddedilmekten, onun beni itmesinden o kadar cok korkuyodum ki.
başlık yok! burası bom boş!