0
Lozan Görüşmeleri Öncesi ingiltere
Lozan Görüşmeleri öncesinde, ingiltere’nin Türkiye’ye yönelik bakış açısını ve derin devletin etkisi altında belirlediği stratejisini bilmekte yarar vardır. Çünkü bu satırlarda konu edilecek olan asıl ayrıntı, Lozan Antlaşması sırasında ingiliz derin devletinin Türkiye’ye oynadığı oyunları gözler önüne serebilmektir. Bunun için öncelikle, dönemin ingiliz liderlerinin Türklere ve yeni Türkiye’ye bakış açısını iyi anlamak gerekmektedir.
ingiliz liderlerinin büyük bir kısmı, daha önce örneklerini gördüğümüz gibi “ingiltere’nin çıkarları” için hemen her şeyi göze almış kişilerden seçilir. Bu seçimi yapan daima ingiliz derin devleti olmuştur. Bu strateji gereği tarih boyunca ingiltere yönetimine gelen tüm Muhafazakar Parti liderleri, Rusya’yı büyük bir tehdit olarak görmüş ve bu tehdide karşı Osmanlı’yı destekleme siyaseti gütmüşlerdir. Bu siyasette, elbette, Osmanlı’nın güçlü bir imparatorluk olmasının da payı büyüktür. ingiliz derin devletinin, daima güçlüden menfaat ummuş bir yapılanma olduğu da unutulmamalıdır.
Osmanlı’nın zayıflaması ve “sömürülecek iyi bir yem” olarak görülmesi, ingiliz derin devletinin de siyasetinin değişmesine yol açmıştır. Liberal Parti temsilcisi Gladstone’un 1880’de iktidara gelmesi ve Türkiye’ye karşı başlattığı ani düşmanlık siyaseti bunun aslında bir özetidir. Daha önce detaylarını gördüğümüz, Gladstone’un bir anda geliştirdiği Doğu siyaseti, şu mesnetsiz ithamlarında öne çıkan nefret üzerine şekillenmiştir (Necip Türk Milletini tenzih ederiz):
Türk Hükümeti hiçbir hükümetin işlemediği kadar günah işlemiş, hiçbir hükümet onun kadar günahkarlığa saplanmamış, hiçbiri onun kadar değişime kapalı olmamıştır! Türkler medeniyetsiz bir ırktır, kötülüklerini alıp gitmelidirler.
Bu sözlerin, tam olarak ingiliz derin devleti tarafından Darwinizm safsatasının yaygınlaştırıldığı ve Darwin’in özellikle Türkleri “aşağı ırk” olarak tanımladığı döneme denk gelmesi elbette bir tesadüf değildir (Necip Türk milletini tenzih ederiz). Sahte evrim teorisi yoluyla aşağı ırk-üstün ırk kavramları, yine ingiliz derin devleti tarafından dünyaya servis edilmiş bir aldatmaca, bir beladır. Türkiye’ye yönelik düşmanlık politikası da bu stratejiye uygun şekilde geliştirilmiştir.
Lozan Görüşmeleri sırasında yine Liberal Parti’nin bir temsilcisi olan ingiltere Başbakanı Lloyd George’un Türk karşıtı politikasını da bu kapsamda incelemek gerekmektedir. I. Dünya Savaşı’nın patlak verdiği 1914 yılında Lloyd George’un şu ifadeleri Türklere yönelik garip bakış açısını anlamak açısından yeterlidir:
Onlar (Türkler) insanlığın kanseridir. Kötü yönettikleri ülkelerin vücuduna sinsice yayılan ve her canlı dokuyu çürüten büyük bir ızdıraptır. Haklı ile haksız arasındaki bu dev savaşta (I. Dünya Savaşı), Türk’ün insanlığa karşı uzun kötü sicilinin nihai bir hesaplaşmaya tabi tutulmasından memnunluk duymaktayım.
Tümünü Göster