Osmanlı’yı Bitiren Bela: Darwinizm
Tarihçi Süleyman Kocabaş, ingiliz derin devletinin hakimiyet yöntemini şu şekilde özetlemiştir:
ingiltere’nin, 18. yüzyıldan beri, sömürgecilik için uyguladığı politikanın esasları… ahlâkı bozma, jurnalcilik, entrika ve yerli halkın bölünerek birbirine düşman gruplara ayrılmasıydı.95
ingiliz derin devleti bu hedefine, öncelikle imparatorluk içinde ahlaki çöküntüye altyapı hazırlayarak ulaşmıştır. Bunun için de en öncelikli yöntem, Osmanlı’nın önemli merkezlerinde, basınında, okullarında ve üniversitelerinde Darwinizm’i yaygınlaştırmak olmuştur. Hatırlanacağı gibi ingiliz derin devletinin, evrim gibi bir safsatayı ilk olarak ortaya atma ve yaygınlaştırma amacı da bu olmuştur. Ahlaki tüm değerlerini kaybetmiş olan ve birbirine nefret besleyen topluluklar, kısa zaman içinde o ülkenin sonunu mutlaka getirecektir. ingiliz derin devleti her zaman altyapıyı oluşturan taraftır; gerisi zaten planlandığı gibi gitmektedir.
Osmanlı söz konusu olduğunda da her şey ingiliz derin devletinin planları doğrultusunda ilerlemiştir. Osmanlı Devleti içinde görevlendirilmiş birkaç evrimci aydın başı çekmiş, bu kişiler, “aydınlanma” ve “bilimsellik” kisvesi altında, devletin en önemli insanları gibi sunulmuşlardır. Ardından ingiliz derin devleti tarafından yönetilen Darwinist diktatörlük, evrim safsatasını Osmanlı içinde koruma altına almıştır. Evrimi reddedenlere adeta yaşam hakkı tanınmamıştır. Bu kişilere, işyerlerinde ve üniversitelerde bulunma imkanı dahi verilmemiştir. ingiliz derin devleti, Darwinizm’in kısa süre içinde yayılacağını ve bunun beraberinde müthiş bir ahlaki çöküntünün geleceğini çoktan hesap etmiştir. Buna uygun şekilde Osmanlı coğrafyasında kısa sürede çatışma ve ayaklanmalar başlamış ve imparatorluk, kısa süre içinde dağılıp yok olmuştur.
Her şeyden önce şunu bilmek gerekir; Allah, “Allah yok” diyen bir devleti asla ayakta tutmaz ve asla ona yol vermez. Osmanlı’nın asıl dağılma sebebi, derin güçlerin planlarından öte, Osmanlı’da “Allah yok” diyen bu ürkütücü inkar sisteminin yaygınlaştırılması ve –Haşa– Allah’a meydan okunmasıdır. (Yüce Allah’ı tenzih ederiz). Sadece Osmanlı değil, evrimi yaygınlaştırarak kendilerini “aydın ve modern” gören ve Allah’ı inkarı, kendilerince bir üstünlük olarak algılayan hiçbir sistem ve devlet ayakta kalamaz. Allah’ın bazı ülkelere değişme ve düzelme için süre vermiş olması kimseyi yanıltmamalıdır.
Allah’ın izniyle, Hz. Mehdi (as)’ın zuhuruyla birlikte insanlar ve devlet sistemleri, içine düştükleri derin hatanın büyüklüğünü görecek ve Darwinizm belasını terk edeceklerdir. Aklı selim her kişi, Osmanlı’nın yıkımını Allah’tan gelen büyük bir ders olarak görmeli ve Darwinizm belasına karşı fikri ve ilmi olarak mücadele etmelidir.
Yüce Rabbimiz, yıkıma uğrayan her ülke halkının, doğruyu bildikleri halde vicdanlarına zulmetmeleri sonucunda bu son ile karşılaştıklarını ayetlerinde şöyle bildirir:
Ey cin ve insan topluluğu, içinizden size ayetlerimi aktarıp-okuyan ve size bu karşı karşıya geldiğiniz gününüzle sizi uyarıp-korkutan elçiler gelmedi mi? Onlar: “Nefislerimize karşı şehadet ederiz” derler. Dünya hayatı onları aldattı ve gerçekten kafir olduklarına dair kendi nefislerine karşı şehadet ettiler. Bu, halkı habersizken, Rabbinin ülkeleri zulüm ve helak edici olmadığındandır. (Enam Suresi, 130-131)
Dipnotlar:
89. Charles Darwin, The Origin of Species, New York: D. Appleton and Company, 1859, s. 172.
90. Ekmeleddin ihsanoğlu, Modern Islam and Science Konferansı – John Hedley Brooke and Ronald L. Numbers (ed), Science and Religion Around the World, New York: Oxford University Press, 2011, s. 162
91. ‘Hoca Tahsin’, Ülkücü Dünya, 03.07.2012,
http://www . ulkucudunya.com/index.php?page=haber-detay&kod=5827
92. Ahmet Mithat, “insan-Dünyada insanın Zuhuru”, Dağarcık, Sayı 4, Hicri 1288, s. 109-116
93. Abdullah Al Andalusi, ‘Lord Cromer on the British Colonial Project for Egypt,’ 23.12.2013,
https://abdullahalandalus...lonial-project-for-egypt/
94. Kenan Alpay, “Hindistan ve Pakistan’da Modernizm ve islam”,
http://www.islamdusuncesi...dernizm-ve-islam-308h.htm
95. Süleyman Kocabaş, Osmanlı isyanlarında Yabancı Parmağı “Bir imparatorluk Nasıl Parçalandı?”, I. Baskı, istanbul: Vatan Yayınları, Ekim 1992, s. 94