+5
E tabi velediz o zamanlar. O kız da veletti sonuçta ama o yaşta etkiliyor insanı. Ertesi gün pazar, iyi hatırlıyorum. Çıktım dışarı topumla. Top ortaktı ama kaptan ben olduğum için top akşam bende kalırdı. Neyse. Dolaşıyorum sokakta topu süre süre. Dün o kızı gördüğüm yerde bizim sınıftan bi arkadaş da vardı beyler. Onu gördüm sokakta. (Bu arada sürekli o kız demeyelim amk isim takalım şevval olsun)
Bu arkadaş da irem olsun beyler.
Ben : Günaydın irem
irem: Günaydın Nazii
Ben : Cips versene biraz
irem : Al
Ben: Dün bi arkadaşın vardı burda sarı saçlı, neyin oluyo o senin ?
irem : He o yeni gelmiş mahalleye, istanbula taşınmışlar. Şevval.
Ben : Hm
(Beyler konuşmalarıı kelimesi kelimesine hatırlamıyorum ama aşağı yukarı hatırladığım kadarıyla yazıyorum işte)
Kızın biraz suratı düşmüş gibi gelmişti bana ama umursamadım uzaklaştım ordan. Arkadaşları buldum tüm gün yine futbol oynadık önceki günün rövanşını da aldık o pekekentlerden.
O kız bizim mahalledeyse kesin bizim okuldaydı beyler. Ben arar bulurdum onu. Neden böyle ilgilendiğimi bilmiyorum. Öyle bi çocuk da değildim. Ama işsizdik işte amk. Eve yine ter kıyamet gittim, hemen kovaya su doldurdum su attım üstüme banyoda. Yemeğe oturduk sonra. Zaten yemek vakti gelmeden eve gitmezdim. Oturup abandım yine yemeğe. Ben küçüklüğümden beri çok yerim. Yarın işim çoktu kızı arayacaktım, erkenden yattım.
Sabah kalktım, topumu aldım fırladım dışarı. istiklal Marşı'nı , andımızı falan okuduk girdik içeri. Dersi derste dinlerdim beyler. Sınıfta çok gürültü olduğu için de hep en önde otururdum. 60 kişiydik . Kim bilir kimler harcandı o sıralarda. Kimse ilgilenemedi o çocuklarla, babamın anlattıklarından dolayı ben biraz biliyodum bi şeyler. Neden çalışmam gerektiğini, okumam gerektiğini. Neyse konuya geri dönelim.
Teneffüs oldu, millet dışarı koşmaya başladı. Ben de zeki çocuğum amk. Dedim ki; yeni geldiyse kesin sınıftadır; çıkmaz sınıftan herhalde. Tam sınıftan çıkıcam kaleci arkadaş geldi. Onun adı da Arda olsun. (Gerçek isimleri vermicem beyler istemeyin)
Arda: Lan gel dörtlerden dondurmamızı alcaz.
Ben: Sonra alırız amk(küfürler hayal ürünü değil beyler o zamanlar da ağzımız bozuktu yani)
Arda: Sonra nah alırız amk verirler mi sanıyon, dün çocuğun abisi çağırdı, şimdi almamız lazım, yoksa babayı alırız.
Haklıydı beyler. Hakkımızın önceki gün almamız lazımdı aslında. Ama karşı takımda iki kardeş vardı. Amk ikizlerinin abisi çağırınca diğerleri onların parasını vermeyeceğinden sonraki güne kalmıştı. Hesabı peşin kesmezsek babayı alırdık. Biz böyle değildik. Bizim çetede para muhabbeti dönmezdi. Neyse beyler. Dondurmayı duyunca çıktım dışarı. Bizim kantin okulun dışındaydı. O çocuklarda büyük ihtimalle okulun dışındadır diye düşündük. Bahçeye çıktık. Çocuklar bizi görünce küfür falan ettiler. Bize değil tabi, borcu olan öderdi mahallede. Sadece gelen faturaya öylesine küfür edersiniz ya, o şekilde. Sonra kantine gittik beraber. Arka bahçenin ordan dolaşmıştık. Mahalledeki çoğu kız bakireliğini orda kaybetmiştir amk. Neyse. Yine bizden büyük bi kızla kürdün teki elleşiyordu, önlerinde geçtik dikkate almadan. Gittik kantine, tabi kuyruk hayvan gibi. Şimdi hesaplıyorum da, 2500 kişilik okul amk. Biz öğlenciydik, 1250 kişi yapar. Hepimiz giremezdik sıraya. Verdik arkadaşa siparişleri.(Bu da Ahmet olsun, santrafordu, ben forvet arkası-orta sahaydım.O yaşta ataktik yapardık amk maçları falan izleyip) Ben antep fıstıklı severdim. Alınca siparişleri çocuk kayboldu kantin kalabalığında kaynak yapmaya. Biz de bekliyoruz. Sağa sola bakıyorum. Fıstığın büyüğünü gördüm beyler. Oturmuş kaldırıma irem'le ip atlayan kızları izliyolar. Cengiz dedim bak Şevval'e(Bu da defans olanın takma adı) Görüyon mu kızı kanka.
Yakışır dedi kardeşim, güzel kızmış sana uyar falan. Aklıma bi plan geldi o sırada. Ahmet'in gelmesini bekledim.
Tümünü Göster